2 Ekim Günü zavallı Cemal Kaşıkçı evlenmek için gerekli belgeleri almak üzere, Suudi Arabistan elçiliğine giriyor ve bir daha çıkmıyor. İlk zamanlar Suudi yetkililer o meşhur Arap aymazlığı ile Cemal Kaşıkçının çıkıp gittiğini söylüyorlar, şimdi anlıyoruz ki bu tezi sözüm ona doğrulamak için, bir dublör görüntüsü bile hazırlamışlar. Bre ahmaklar o görüntüler ile ancak siz kendinizi kandırırsınız, bizim alanında dünyada söz sahibi uzmanlarımızı kandıracağınızı mı sandınız. Vay gafiller vay, acıyorum bunlara yahu. Çünkü bunlar bu kadar aymaz, bu kadar vurdum duymaz, tüh size yazıklar olsun. Yazıklar olsun ki sizler Müslümansınız, yazıklar olsun ki sizler, Kainatın sultanı Hz. Muhammedin yaşadığı topraklarda yaşıyorsunuz, sizler onun ümmeti ve hemşerisisiniz.
Bütün deliller, olaydan bir gün önce İstanbula gelen 15 kişinin bu olayı gerçekleştirdiği, dünyadan dalga geçer gibi, Suudi konsolosluğunun dolaplarını, çekmecelerini kameraya gösteren konsolosun, bu cinayete yardım ve yataklık yaptığını, Suudi Emirin, danışmanı aracılığı ile cinayet emrini verdiğini ispatlamıştır. Onlar istedikleri kadar aymazlıklarına devam etsinler. Bu olaydan dolayı, dünya kamuoyu önünde mahkum olmuş, anlarlarsa rezil olmuş, C. Hakkın katında katil olmuşlardır. Eli kanlı oldukları bir kez daha ispatlanmıştır. Şimdi cenazeyi vermemeleri veya yerini göstermemelerinin sebebi, bana göre ya cenazeyi parçalara ayırdıklarından dolayı veya asit dökerek yok ettikleri için cenazenin yerini göstermiyorlar. Doğrusunu bekleyip göreceğiz.
Gerçi bu cinayet, bu zalimlerin ilk cinayeti de değil, Hani zevzeriler, hani diğer muhalif gazeteciler, hani alimler, ulamalar, C. Allah bunları islah etsin, islah olmuyorlarsa kahretsin. Kahrolacaklar da, çünkü bu zulüm ebedi süremez, elbet bunun bir sonu olacak bu zalimlerin de sonu gelecektir. Eminim gün gelecek, onları Trump’ta kurtaramayacaktır.
Bu olaydan aslında çok dersler çıkarmamız gerekir. Bu olay, iki yüzlü batının kendi Irkları dışındaki insanlara bakış açısını gözler önüne sermiştir. Amerika bir papaz için Türkiye’yi gözden çıkarmış, bir Müslüman için yağmaladığı, sömürdüğü Suudi Arabistan ile arasının bozulmasına değmez demiştir. Almanyası silah satışının tehlikeye girmemesi, Farnsızın menfaatlerinin zedelenmemesi, hasılı batı dünyası kirli paraları için, insanlığı gözden çıkarabileceği bir kez daha ispatlanmıştır.
Bu olay bize Suudi Arabistan yönetiminin Amerikanın nasıl kölesi olduğunu, nasıl ayakta durduğunu açıkça göstermiştir. Düşünebiliyor musunuz, Amerika başkanı Trump dünyanın gözü önünde “Ey kral ben olmazsam sen iki hafta başta kalamazsın” diyerek açıkça bu aymazları tehdit ediyor ve açıkça bunun bedelini istiyor. Suudi yönetimi de kuzu kuzu 100.000 dolar ödüyor. Bu paralar ile alınan silahlar bizim masum insanlarımızı öldürüyor. Bu musibetler bize dostumuzu düşmanımızı göstermiş, malumun açığa çıkmasını sağlamıştır.
Dilerim Allahtan bu cinayet tüm yönleri ile aydınlanır, suçlular hak ettiği cezaya çarptırılır, bir daha böyle masum kişilerin kanına, canına kast etmezler. Kalın sağlık ve esenlikle..