Anayasanın değişmesi lazım (Özel Haber)
Almanya"dan normal bir aile arabası aldın, araba yaklaşık olarak örnek veriyorum 45 bin Euro, bu arabayı 5 – 10 yıl kullandıktan sonra ancak 3 – 5 bin Euro fiyat ile satabilir. Bizim ülkemiz de ise 15 yıllık arabayı 5 bin liraya almış örnek veriyorum, 20 yıldır da kendisi biliyor, dökülmüş bir arabayı aldığı fiyatın 30 katına da başka birisine satabiliyor.
Şekerin kilosu 5 buçuk lira alan yok, 25 liraya çıkınca marketler yağmalanıyor. Adam ürünlerini aşağı indiriyor diyor ki kardeşim almayın benim de fabrika da belli bir kotam var, aldığım birim fiyatları var, aldığım vergi fiyatları var vs. sen bunu aldığın zaman ben gidip fabrikadan 3 – 5 kilo şeker alamıyorum.
Sen ihtiyacın kadarını al, ben 3 kişilik küçük bir aileyim ben ayda 5 kilo şeker tüketebilirsem 5 kilo alayım, şeker yükselecek diye gidip de 80 kilo şeker almam mantı dışı ki o da bitecek, 80 kilo da alsan, 100 kilo da alsan yine bitecek.
Düşünün Çin"de bir adam suç işliyor devletin en kötü ve en ağır işlerinde götürülüp çalıştırılıyor ve adam diyor ki ben bu suçu işledim, bana bunu yaptılar, dışarı çıktığında da siz, siz olun suç işlemeyin, ben çok kötü cezalara maruz kaldım. Biz de birisi suç işliyor, kendisinin yanına kalıyor, bunu gören bir diğeri o da suç işliyor,
İkinci en önemli unsurlardan biri de, anayasa, bu ülke de anayasanın değişmesi lazım, ülkeye bakın sokakta birbirlerini boğazlayarak öldüren insanlarla dolu, idamı kaldırdılar, idamı neden kaldırıyorsunuz? Bizim ülkede temel iki unsur değişmediği sürece hangi siyasetçi gelirse gelsin fark eden bir şey olmaz, ikisi değişecek, birincisi anayasa ikincisi de serbest piyasa.
Nihat TIRPANCI Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ; Ekonomik olarak şuanda ki en büyük temel unsurlardan biri olan serbest piyasa denilen saçmalığın öncelikle kalkması lazım, şuan da baktığım zaman etrafta ekonomik olarak dövizin, altının vs. yükselmesinden daha büyük sorunlardan biri serbest piyasa denilen saçmalık adı altında insanların birbirlerini dolandırmalarıdır. Birincisi bizim ülkemiz serbest piyasa denilen saçmalığa göre tasarlanmış bir düzene sahip değiliz, serbest piyasa dediğin zaman kurumlar arasında, şirketler arasında rekabete neden oluyor ama oysaki bizim ülkemiz de maalesef birleşip vatandaşı sömürmek için, toplu bir şekilde serbest piyasayı kullanıyorlar. Bu serbest piyasanın derhal anayasadan kaldırılıp devlet tarafından fiyat belirlenmesi, adamın evine verdiği vergiye bakıyorsun, 3 kuruşluk vergi veriyor ama baktığın zaman milyon liralara evini satıyor. Serbest piyasa adı altında ben istediğim malımı istediğim fiyata satarım mantığı var.
EVİ AVRUPA"DA ALSAN 50 YIL KULLANSAN SEN O EVİ 30 KATI FİYATA BAŞKA BİRİNE SATAMAZSIN.
Tırpancı; Biz neden Avrupalaşamıyoruz? Örnek veriyorum, Almanya"dan normal bir aile arabası aldın, araba yaklaşık olarak örnek veriyorum 45 bin Euro, bu arabayı 5 – 10 yıl kullandıktan sonra ancak 3 – 5 bin Euro fiyat ile satabilir. Bizim ülkemiz de ise 15 yıllık arabayı 5 bin liraya almış örnek veriyorum, 20 yıldır da kendisi biliyor, dökülmüş bir arabayı aldığı fiyatın 30 katına da başka birisine satabiliyor. Adam ev almış, sen o evi Avrupa"da alsan 50 yıl kullansan sen o evi 30 katı fiyata başka birine satamazsın çünkü orada ki insanlar Aydın, adama söyleyince senin yeni evlerden haberin var mı diyor. İyi de kardeşim senin evin yeni değil, araban yeni değil, yıllarca sen kullanmışsın, eskimiş artık sen bunu aldığın fiyatın da 30 katına satamazsın. Adam da bunu neye bağlıyor, dolar yükselmiş, döviz yükselmiş, altın yükselmiş, senin evinde, araban da yükselen bir taraf yok.
ŞEKERİN KİLOSU 5 BUÇUK LİRA ALAN YOK, 25 LİRAYA ÇIKINCA MARKETLER YAĞMALANIYOR.
Tırpancı; Tıpkı şimdi ki ekonomi de olduğu gibi bu konuda vatandaşı da anlamak imkânsız, litresi 5 lira iken alan yok, 30 lira olunca marketler yağmalanıyor. Şekerin kilosu 5 buçuk lira alan yok, 25 liraya çıkınca marketler yağmalanıyor. Adam ürünlerini aşağı indiriyor diyor ki kardeşim almayın benim de fabrika da belli bir kotam var, aldığım birim fiyatları var, aldığım vergi fiyatları var vs. sen bunu aldığın zaman ben gidip fabrikadan 3 – 5 kilo şeker alamıyorum. Bunun yerine gidip tonlarca şeker almak zorundayım, adam aşağı indiriyor, şekeri almayın diyor, fazla alıyorsunuz, ihtiyacınız kadar olanını alın diyor. Vay adam stokçuluk yapıyor diyorlar, ürünü aşağı indirmiş deyip bir de adama hücum ediyorlar. Ben burada televizyon tamiri yapıyorum, 1 yıllık kullanılmış olan televizyonu bin liraya aldığım televizyonu bende 10 yıldır kullanıyorum ben o televizyonu sana 20 bin liraya satsam alır mısın diye soruyorum almam diyor. Kumandayı diyorum ben 5 yıl kullanmışım, fiyatı 20 lira ben sana 100 liraya satsam alır mısın diye soruyorum öyle iş mi olur diyor. Bu olmuyor peki araba niye oluyor, ev niye oluyor o zaman bu mantık dışı, kullanılan ürüne gidip de 35 – 40 fiyatı vermek ne demek oluyor ben anlamıyorum. Serbest piyasa adı altında şuan da millet birbirini dolandırıyor, 5 liraya aldığı ürünü 30 katına satıyor sonra da senin yenisinden haberin var mı diyor, anlamıyorlar işte kardeşim senin ürünün yeni değil. Yeni olsa amenna, ama senin ki yeni değil, ekonomi de böyle bir şey, serbest piyasanın kesinlikle kalkması lazım, serbest piyasa adı altında şuan da gücü yeten yetene, müteahhit 100 bin liraya mal ettiği evi 2 milyon liraya satabiliyor, 50 yıl önce 50 bin liralık evi almış bir de diyor ki ben 50 yıl önce bu evi 50 bin liraya aldığım zaman o paraya ne geliyordu. Bir ev geliyormuş onu da almışsın işte onu da içinde 50 yıl oturduktan sonra 700 bin lira gibi fahiş bir fiyata satıp ve onu da alan bir topluluk varsa biraz düşünmek lazım.
SEN İHTİYACIN KADARINI AL, BEN 3 KİŞİLİK KÜÇÜK BİR AİLEYİM BEN AYDA 5 KİLO ŞEKER TÜKETEBİLİRSEM 5 KİLO ALAYIM
Tırpancı, 3 gün önce salatalık 35 liraydı, salatalığı kimse almadı diye şuan da kilosu 1 buçuk liraya gerilemiş, almayın işte, bunu gören zaten toptancılar, bunu gören dağıtımcılar bunu görünce zaten uyanıyor diyor ki ben niye 5 kamyon salatalık getireyim? 1 kamyon getireyim bunlar zaten 1 kamyonun parasını 35 katına bana veriyor. Ben neden yorulayım, ayrı nakliye, ayrı vergi vs. neden vereyim ki, insanlar zaten alıyorlar. Sen ihtiyacın kadarını al, ben 3 kişilik küçük bir aileyim ben ayda 5 kilo şeker tüketebilirsem 5 kilo alayım, şeker yükselecek diye gidip de 80 kilo şeker almam mantı dışı ki o da bitecek, 80 kilo da alsan, 100 kilo da alsan yine bitecek. Ama sen o 80 kilo şekeri alıp orada şeker bırakmadığın zaman adam gidip fabrikadan tekrardan üretim isteyecek, tekrar şeker isteyecek, tekrar nakliye isteyecek, tekrar vergi isteyecek. Bunların da hepsi yine sana yansıyacak.
BU ÜLKE DE ANAYASANIN DEĞİŞMESİ LAZIM
Tırpancı; İkinci en önemli unsurlardan biri de, anayasa, bu ülke de anayasanın değişmesi lazım, ülkeye bakın sokakta birbirlerini boğazlayarak öldüren insanlarla dolu, idamı kaldırdılar, idamı neden kaldırıyorsunuz? Bizim ülkede temel iki unsur değişmediği sürece hangi siyasetçi gelirse gelsin fark eden bir şey olmaz, ikisi değişecek, birincisi anayasa ikincisi de serbest piyasa. Önce düzen gelmesi lazım, vatandaşın düzenli yaşaması için düzenin gelmesi lazım, bu iki temel unsur da budur. Serbest piyasanın kalkması lazım, fiyatları devlet belirleyecek, örneğin şu televizyonun fiyatı budur, ne bunun üstüne satabilecek olan olur ne de bunun altına alabilecek olan olur. Gidip firmalar birbirleri ile rekabete girsinler vatandaş değil ama bunu vatandaşın içerisinde serbest piyasaya döktüğün zaman, vatandaş birbirini kandırıyor. Bu sefer de şirketler arasında güçler ittifakı oluyor.
ÇİN"DE BİR ADAM SUÇ İŞLİYOR DEVLETİN EN KÖTÜ VE EN AĞIR İŞLERİNDE GÖTÜRÜLÜP ÇALIŞTIRILIYOR
Tırpancı; Düşünün Çin"de bir adam suç işliyor devletin en kötü ve en ağır işlerinde götürülüp çalıştırılıyor ve adam diyor ki ben bu suçu işledim, bana bunu yaptılar, dışarı çıktığında da siz, siz olun suç işlemeyin, ben çok kötü cezalara maruz kaldım. Biz de birisi suç işliyor, kendisinin yanına kalıyor, bunu gören bir diğeri o da suç işliyor, bunun siyasetle alakası yok, A partisi, B partisinin sorunu değil bu ülkemizin sorunu, siyasetçiler gelip geçicidir ama devlet gitti mi geri gelmez, Allah devletimize zeval vermesin. Bunun için bizim birlik olmamız lazım, futbol takımı tutar gibi parti tutmanın bir manası yok, hepsi reaksiyon olarak birbirine bağlı, ekonomi de, yaşantı da, yaşam da, temel unsurlarla, sağlık da hepsi birbirine bağlı. 3 etap da düzeltilecek şeyler var, bu basit bir şeydir. Önce anayasa değişecek, suçlunun cezasını çekeceği bir anayasa, düşünün Çin"de 1 buçuk milyara yakın nüfus, yaklaşık 27 bin kişi ceza evinde fakat biz de ise 80 milyon nüfus 5 – 6 milyon insan ceza evinde, yer kalmamış yeni ceza evleri yapıyorlar. Cezaevi yapmaya gerek yok, yeni anayasaya ihtiyacımız var, yeni kanun yapılacak gerekirse idam gelsin. Bir müteahhit eskiden bir binayı dikerdi 3 lira para kazanırdı 1 araba bile alamazdı ama şuan 1 tane emlakçı 3 tane ev satıyor altına son model araba alıyor bu ne demektir? Vatandaş dolandırılıyor, hepsi birbirine bağlı. Serbest piyasa ben istediğim fiyata satarım diyor, bunlar olduğu zaman bu milletin düzeninin olmasının imkânı yok.dedi.
Bunlar da ilginizi çekebilir