Ensari;Mesleğimiz çok iyi ve güzeldi ama birden işlerimiz kesildi, ayakkabıların pahalı olması bizim işimize yarıyor inşallah bundan sonra işlerimiz açılır, şuan bu mesleği devam ettiriyoruz ama kimse çocuğunu meslek öğrenmesi için yanımıza getirmiyor ve mesleğimiz gün geçtikçe ölüyor,
Yetkililerden ve ailelerden isteğim çocuklarını bir mesleğe göndersinler çünkü yazık, zaten fabrikalar açıldı imalat öldü onun için insanlar çocuklarını bize göndersinler, bu meslek onların karınlarını doyurur.
Şimdiki yıllar ile eski yıllar bir değil, eskiden dostluk vardı müşteriler ile aile gibiydik, insanların ayakkabılarını tamir ettiğim zaman almaya geldiklerinde oturur çay içer muhabbet ederdik, demem o ki insan ilişkisi eskiden daha iyiydi. Örneğin yanımda çalışan çırağın terbiyesi ve ahlakından ben sorumluydum, o çırağı başıboş bilgisiz yetiştirmezdim, namaz saati geldiğinde hadi namaza gidelim derdim, ustam beni nasıl yetiştirdiyse ben de çırakları o şekilde yetiştirirdim.
Eskiden besmele ile dükkânı açardık ve komşu olarak birbirimizin halini hatırını sorardık, komşu hasta olup işe gelmediği zamanlar ziyarete gider yardım ederdik, her türlü ihtiyacını karşılardık ama şimdi falanca gelmezse ne kimse arıyor ne de kimse soruyor. Eskici pazarı, kazaz pazarı ve nacar pazarında biz yetiştik, o kadar mutluyduk ki insanlık ve komşuluk hakkı vardı ama şimdi hiçbir şey eskisi gibi değil.
SİZİ TANIYABİLİRMİYİZ?
Benim adım Ahmet ENSARİ, bu mesleği 64 yıldır yapıyorum, annem beni bir ustanın yanına çırak olarak verdi, babam rahmetli olmuştu ve ben 7 yaşındaydım, annem ustama bu çocuğun eti senin kemiği benim dedi ve Allah rızası için yanında işi öğrensin dedi. Kendimi bildim bileli 7 yaşından beri bu mesleği yapıyorum.
ŞUAN MESLEĞİNİZ NE DURUMDA?
Mesleğimiz çok iyi ve güzeldi ama birden işlerimiz kesildi, ayakkabıların pahalı olması bizim işimize yarıyor inşallah bundan sonra işlerimiz açılır, şuan bu mesleği devam ettiriyoruz ama kimse çocuğunu meslek öğrenmesi için yanımıza getirmiyor ve mesleğimiz gün geçtikçe ölüyor, Şanlıurfa"da doğru dürüst ayakkabı tamircisi yok altı üstü 5 kişi kalmışız. İnsanlar ellerinde ayakkabılarını alıp bize geliyorlar tamir ettirmek için, bu meslek ile 5 tane çocuk okuttum ve insanlara çocuklarını bir meslek sahibi olmaları için işe mesleğe yönlendirmelerini istiyorum, büyüklerden isteğim bu mesleğe sahip çıksınlar yazık, ben eskiden imalatçıydım ama imalatçılık ta öldü, şimdi tamircilik yapıyorum. Fabrikalar açıldı ve imalat öldü, şimdi de ayakkabı tamirciliği ölüyor yazık. Adama diyorum ki çocuğunu getir ayakkabı tamircisi olsun bana beğenmeyip bu meslek nedir diyor ama bakıldığı zaman bu meslek çok güzel bir meslektir, şuan bir ayakkabı fiyatı yüksek olmuş bunun için insanlar ne yapıyor bize getiriyorlar ve biz de ayakkabıları dikiyoruz. Örneğin kadının biri 600 liraya ayakkabı almıştı ve ayakkabının topuğu düşmüştü biz olmasaydık bu ayakkabıyı kim tamir edecekti? Yetkililerden ve ailelerden isteğim çocuklarını bir mesleğe göndersinler çünkü yazık, zaten fabrikalar açıldı imalat öldü onun için insanlar çocuklarını bize göndersinler, bu meslek onların karınlarını doyurur. Bir ayakkabı şuan çok pahalı ama biz el emeği olarak cuzi bir rakam alıyoruz .Bu meslek az geçindirir, demem o ki kimse ayakkabı tamirciliğini hor görmesin, ayakkabı tamirciliği çok iyi bir meslektir.
FİYATLARIN ZAMLANMASI SİZİ NASIL ETKİLEDİ?
Benim işime yaradı, çünkü insanlar eskiden ayakkabı tamir ettirmek için gelmiyorlardı ama şimdi mecburen geliyorlar, ayakkabı pahalı olunca insanlar ne yapacaklar tamir ettirmeye gelecekler. Fiyatların artması bir yönden zarar verdi . Ayakabılara Zam olması bizim işimize geldi hakkımızı fazlasıyla alıyoruz, eskiden mesleğimiz ölmüştü ama şimdi insanlar tamir ettirmeye geliyorlar. İnsanlar ayakkabıların pahalı olmasından dolayı bana poşetle ayakkabı getirip tamir etmemi ve tamir ettiğim ayakkabıları 2 yıl daha giymeyi düşünüyorlar.
BİR AYAKKABI"NIN YAPIM AŞAMASINI ANLATIRMISINIZ?
Eskiden ayakkabı imalatçısıydım ama sonradan Şanlıurfa"da imalat öldü ve fabrikalar açıldıktan sonra tamirci oldum. Eskici pazarında çalışırdım orada küçük dükkânlar vardı ve hep derdim ki bir mağazam olsaydı da ayakkabılarımı oraya düzeyim, insanlar benden 10 takım ayakkabı isterlerdi ama ben 10 takım ayakkabıyı yaptıktan sonra nerede muhafaza edeceğimi bilemezdim, çünkü dükkân yoktu. Ben bir ayakkabıyı yaparken sayacım ve kesicim ayrıydı, ayakkabıyı kalıba alırdım ve aldıktan sonra montesini çivilerdim, sonra tabanı monte ederdim. Eskiden herkes kösele ayakkabı giyerdi, kösele ayakkabılar daha kaliteli ve sıhhatlidirler, biz kösele ayakkabıyı elimizle dikerdik ve alan insan o ayakkabıyı 3 – 4 yıl giyerdi, fabrikasyon ayakkabılar 3 – 4 ayda bir tamir istiyorlar, bizim el ile diktiğimiz ayakkabılar formunu bozmaz 3 – 4 yıl kullanılırlardı. Eskiden imalatçıydık ve ölçü alıp ayakkabı yapardık ayrıca sipariş verirlerdi bize, şimdi istiyorum ki eskiye dönüp tekrardan ayakkabı yapayım ama insanlar bana kösele ayakkabı artık giyilir mi diyorlar ama ben sonunda Allah uzun ömür verirse sipariş ayakkabıya tekrardan başlayacağım.
MESLEĞİNİZİ ŞİMDİ Kİ VE ESKİ YILLAR İLE KARŞILAŞTIRACAK OLURSAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Şimdiki yıllar ile eski yıllar bir değil, eskiden dostluk vardı müşteriler ile aile gibiydik, insanların ayakkabılarını tamir ettiğim zaman almaya geldiklerinde oturur çay içer muhabbet ederdik, demem o ki insan ilişkisi eskiden daha iyiydi. Örneğin yanımda çalışan çırağın terbiyesi ve ahlakından ben sorumluydum, o çırağı başıboş bilgisiz yetiştirmezdim, namaz saati geldiğinde hadi namaza gidelim derdim, ustam beni nasıl yetiştirdiyse ben de çırakları o şekilde yetiştirirdim. Eski müşteriler ile şimdikiler arasında dağlar kadar fark var çünkü şimdikiler işime karışıyorlar, eski müşteriler ustaya bırakırlardı ve nasıl istiyorsan öyle yap derlerdi, ben de yapardım çatardım otururduk. Şimdiki müşteriler Allahın selamını dahi vermiyorlar kapıdan içeri girerken, diyorum gel otur bir merhaba diyeyim ve çayım hazır sana çay vereyim, demem o ki biz böyle yetiştik ama şimdiki nesil bizim gibi değil. Eskiden biz ustamızı gördüğümüz zaman saygı gösterirdik ve o kadar saygılıydık ki yetiştirdiğim çıraklar da beni gördükleri zaman aynı saygıyı gösteriyorlar, şimdi öğretmen öğrenci ilişkisi dahi kalmamış anlaşamıyorlar. İnsanlara çocuklarını mesleğe göndermelerini söylüyorum beğenmiyorlar, okula göndermek istiyorlar, demem o ki insanlar böyle oldukça esnaflık ta bitiyor aile yapısı da bitiyor. Ben burada 47 yıldır bu mesleği yapıyorum ama buradaki esnaflarla eskici pazarında çalıştığım zamanlarda ki esnaflar bir değil çünkü burada komşuluk hep menfaat olmuş, para olmuş. Eskiden besmele ile dükkânı açardık ve komşu olarak birbirimizin halini hatırını sorardık, komşu hasta olup işe gelmediği zamanlar ziyarete gider yardım ederdik, her türlü ihtiyacını karşılardık ama şimdi falanca gelmezse ne kimse arıyor ne de kimse soruyor. Eskici pazarı, kazaz pazarı ve nacar pazarında biz yetiştik, o kadar mutluyduk ki insanlık ve komşuluk hakkı vardı ama şimdi hiçbir şey eskisi gibi değil.
BİZE ZAMAN AYIRDIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM
Ben teşekkür ederim.