Sağlık

Gençlerde Omurga Romatizması Tehlikesi Artıyor!

Sinsi ilerleyen ve özellikle gençleri etkileyen ankilozan spondilit, erken teşhis ve düzenli egzersizle kontrol altına alınabiliyor. Tedavi edilmezse omurgada kalıcı şekil bozukluklarına yol açabilir.

Abone Ol

Gençleri hedef alan “omurga romatizması”, sinsi ilerleyerek kalıcı şekil bozukluklarına yol açabiliyor. Dr. Musa Temel, hastalığa karşı en güçlü silahın erken tanı ve egzersiz olduğunu vurguluyor.

Halk arasında "omurga romatizması" olarak bilinen Ankilozan Spondilit, sanılanın aksine ileri yaşta değil, özellikle gençlerde ortaya çıkıyor. Sinsi ilerleyen ve yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşüren bu kronik hastalık, tedavi edilmediğinde omurgada kalıcı şekil bozukluklarına yol açabiliyor. Konuya ilişkin uyarılarda bulunan Romatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Musa Temel, ilaç tedavisinin yanı sıra düzenli egzersizin hayati önem taşıdığını vurguladı. Erken teşhisin hareket kabiliyetini korumadaki rolüne dikkat çeken Dr. Temel, "Hastalığı ne kadar erken yakalarsak, oluşabilecek kısıtlılıkları ve şekil bozukluklarını o kadar önleyebiliriz" dedi.

Hastalığın Seyri ve Belirtileri
Uzm. Dr. Musa Temel, hastalığın kalça ile leğen kemiği arasındaki eklemlerde mikrobik olmayan bir iltihapla başladığını belirterek, zamanla bel, sırt, boyun ve kalçayı etkilediğini ifade etti. "Bu süreçte omurlar arasında köprüleşmeler oluşur, bunlar omurganın hareketini kısıtlayan yapılar haline gelir" diyen Dr. Temel, gece ya da sabah bel ve kalçalarda, sırtta ve boyunda ağrı ve tutukluk ile topuklarda batıcı ağrı gibi belirtilere dikkat çekti. Temel, hastalığın erken yaşta başladığını, ancak geç fark edildiğinde yaşam boyu sürecek fonksiyon kayıplarına yol açabileceğini aktardı.

Göz ve Bağırsakları da Etkileyebilir
Ankilozan spondilitin yalnızca omurgayla sınırlı kalmadığını ifade eden Dr. Temel, bazı hastalarda gözde ön üveit adı verilen iltihaplanmanın yanı sıra iltihaplı bağırsak hastalıklarının da görülebildiğini söyledi. Erkeklerde hastalığın daha ağır seyrettiğini vurguladı. Hastalığın tanısında iyi bir hasta sorgusu, fizik muayene, kan tahlilleri ve görüntüleme yöntemlerinin şart olduğunu belirten Temel, "Sakroiliak eklemlerdeki iltihabı röntgen ya da MR ile tespit edebiliyoruz. Egzersiz hastalığın tedavisinin temel taşıdır" dedi. Yüzme, pilates ve yoga gibi aktivitelerin önerildiğini belirten Temel, medikal tedavi olarak da anti-enflamatuar ilaçlar ile omurga dışı eklem tutulumlarında Salazopyrin ve Metotreksat gibi antiromatizmal tedavilerin uygulandığını, aktif ve ağır seyri olan hastalarda ise biyolojik ilaçlar ve JAK inhibitörlerinin kullanıldığını kaydetti.

Yaşam Kalitesini Korumak İçin Düzenli Takip Şart
Hastaların düzenli hekim kontrolüne gitmeleri ve önerilen egzersizleri ihmal etmemeleri gerektiğini belirten Uzm. Dr. Temel, "Ankilozan spondilit doğru yaklaşımla kontrol altına alınabilir. Geç kalmadan harekete geçmek çok önemli" şeklinde konuştu.