25 Temmuz’da Yürürlüğe Giren Yeni ÖTV Sistemi Sektörü Sarstı
25 Temmuz 2025 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan kapsamlı ÖTV düzenlemesi, otomobil piyasasında büyük bir dönüşümün kapısını araladı. Hem içten yanmalı motorlara sahip araçlar hem de elektrikli otomobiller için tamamen farklı vergi dilimlerinin uygulanması kararlaştırıldı. Yeni uygulama, her motor hacmine özel ÖTV oranlarını içerirken, tüketiciler kadar bayilerde de ciddi bir kafa karışıklığına neden oldu. Özellikle orta sınıf araçları hedef alan bu düzenleme, birçok vatandaş için otomobil hayalini zorlaştıracak gibi görünüyor.
Motor Tipine Göre Fiyat Artışları Kapıda
Düzenlemeyle birlikte 1.6 litreye kadar olan motor hacmine sahip araçlar için ÖTV oranı %70 ile %100 arasında belirlenirken, 1.6 ile 2.0 litre aralığındaki araçlarda bu oran %150 ila %170 seviyelerine çıkarıldı. 2.0 litre üstü araçlar içinse %220 oranında vergi uygulanmaya devam edecek. Elektrikli otomobillerde ise en düşük ÖTV oranı %25 olarak açıklanırken, bu alandaki gizli artışlar da dikkatlerden kaçmadı. Yeni oranlar doğrudan satış fiyatlarına yansıdığı için, tüm segmentlerde fiyat artışları kaçınılmaz hale geldi.
Elektrikli Araçlara Dolaylı Zam Gündemde
Yerli üretimin teşvik edilmesi amacıyla yapılan bu düzenleme, ithal araçlarla yerli modeller arasında fiyat farkını artırmayı hedefliyor. Ancak bu durum, özellikle elektrikli otomobil pazarını da etkiliyor. TOGG gibi yerli modellerin yanı sıra Tesla gibi global markalar da yeni vergi dilimlerinden etkilenecek. Otomotiv gazetecisi Emre Özpeynirci’ye göre, ÖTV oranlarında yapılan bu artışlar, dolaylı olarak %14’e yakın bir zam anlamına geliyor. Ayrıca sistemin giderek karmaşık hale gelmesi, tüketicilerde tereddüt ve güven sorunlarına yol açabilir.
Cumhurbaşkanına Geniş Yetkiler Verildi
Yeni sistemin en dikkat çeken yönlerinden biri de, Cumhurbaşkanına tanınan yetki alanının genişletilmesi oldu. Artık ÖTV oranlarında değişiklik yapılması için yasama sürecine ihtiyaç duyulmaksızın doğrudan kararnameyle uygulamaya geçilebilecek. Bu durum, hukuki çevrelerde de tartışma konusu haline geldi. Ekonomist Prof. Dr. Murat Batı, yapılan düzenlemenin hem anayasal dengeye hem de vergi hukukuna aykırı olabileceği yönünde uyarılarda bulundu. Vergi düzenlemelerinin kanunla yapılması gerektiğini hatırlatan Batı, iptal davalarının açılabileceğini dile getirdi.
Ticari Araçlar ve 4x4 Modeller de Yeni Sistemde
Yeni ÖTV sistemi sadece binek otomobilleri değil, ticari araçları da kapsıyor. Özellikle 4x4 tipi modellerde ciddi oranlarda vergi artışı yapıldı. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği Başkanı Ali Haydar Bozkurt, bu artışların piyasada dengeleri bozabileceğini, tüketicilerin alım gücünün azalmasıyla birlikte iç pazarın daralacağını belirtti. Aynı zamanda krediye erişimde yaşanan zorluklar ve faiz oranlarının yüksekliği, sektördeki riskleri daha da artırıyor.
Hazineye Büyük Katkı, Tüketiciye Ağır Yük
ÖTV, Türkiye’nin kamu gelirleri içinde en büyük paya sahip vergilerden biri olma özelliğini sürdürüyor. Sadece 2025 yılının ilk yarısında motorlu taşıtlardan 315,3 milyar TL ÖTV toplandığı açıklandı. Yıl sonu hedefi ise 799,4 milyar TL olarak belirlendi. Bu verginin üzerine bir de %20 oranında KDV eklendiğinde, her 1000 TL’lik vergi gelirinin 220 TL’si doğrudan ÖTV kaynaklı oluyor. Bu tablo, otomobil satın almanın artık sadece bir ulaşım aracı edinmek değil, aynı zamanda ağır bir vergi yükünü üstlenmek anlamına geldiğini gösteriyor.
Vergi Düzeni Tüketiciler İçin Karmaşık Hale Geldi
Yeni ÖTV düzenlemesiyle birlikte her aracın motor hacmi, donanım paketi, menzil kapasitesi ve segmentine göre farklı oranlarda vergi uygulanması, sistemin sadeleştirilmesi yerine daha karmaşık hale gelmesine yol açtı. Hem galericiler hem de otomobil almayı düşünen vatandaşlar için netlik sağlanmadığı sürece bu sistem, piyasada dengesizlik yaratabilir. Yapılan değişikliklerin, otomotiv sektöründeki dengeleri yeniden belirleyeceği ve vatandaşların alım kararlarını ciddi ölçüde etkileyeceği açıkça görülüyor.
Kaynak: Haber Merkezi