Rıdvan Ünalan, sosyal medya kullanımı ve suya girme tehlikeleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Ünalan, sosyal medya konusunda, “Bir yerden sonra yaş sınırlaması getirilmesi lazım. Çok küçük yaşta çocuklar bile ellerinde telefon sosyal medyada dolanıyorlar. İnsanlar dünyayı sosyal medyadan görebiliyor; maddi durumu yetmediği için dünyayı oradan öğreniyorlar. Bu nedenle sosyal medya kullanımı fazla oluyor. Aileler de fazla kullanımda haklı olarak sıkıntı yaşıyor” ifadelerini kullandı.
Suya girme tehlikelerine de değinen Ünalan, “Kanala girmek tam anlamıyla büyük bir cahillik. Su üstten cam gibi duruyor ama alttan çok hızlı bir su geçiyor ve direk sürüklüyor, çok tehlikeli. Yüzmek için gitmek bile yanlış; tam bir cahillik. Boğulanların hepsi ‘ben yüzme biliyorum’ diye giriyor. Hiç yüzme bilmeyen bir kişinin boğulduğunu görmedik” dedi.
Ünalan sosyal medya hesaplarıyla ilgili de önerilerde bulundu: “Bence kimlik doğrulaması getirilmeli. Hesap açarken TC kimlik gibi bir sistem olmalı. Küçük çocuklar çok fazla sosyal medya kullanıyor; bu sağlıklı değil. Ben arkadaşlarla sohbet için kullanıyorum. Sınırlı sürede, ders çalıştıktan sonra 10 dakikalık mola için bakılabilir; onun dışında çok etkilemiyor. Ders çalışırken etüt şeklinde çalışılmalı” şeklinde konuştu.
Çocuklarda Sosyal Medya Kullanımının Riskleri ve Önlemler
Uzmanlar; Günümüzde çocukların sosyal medya kullanımı giderek yaygınlaşırken, bu durum bazı potansiyel riskleri de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, çocukların sosyal medya kullanımında karşılaşabileceği olumsuz etkiler ve alınabilecek önlemler hakkında uyarılarda bulunuyor.
Sosyal medya, çocukların zihinsel sağlığı üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Sürekli olarak başkalarını takip etmek, beğeni ve takipçi sayılarına odaklanmak, çocukların özgüvenini düşürebilir. Ayrıca, sosyal medya üzerindeki olumsuz içerikler çocukların psikolojik sağlığını etkileyebilir ve siber zorbalık gibi sorunlara yol açabilir.
Çocukların sosyal medya kullanımındaki riskleri azaltmak için ebeveynlerin aktif rol alması önemlidir. Ebeveynler, çocuklarının hangi platformları kullandığını ve kimlerle etkileşimde bulunduğunu takip etmelidir. Ekran süresinin sınırlandırılması, çocukların sosyal ilişkilerinin ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarının korunmasına yardımcı olur. Ayrıca, çevrimiçi güvenlik önlemleri de büyük önem taşır; çocuklar kişisel bilgilerini paylaşmamalı ve güvenli internet kullanımı konusunda bilinçlendirilmelidir.
Sosyal medyanın olumsuz etkileri arasında zihinsel sağlık sorunları, düşük özgüven ve siber zorbalık ön plana çıkmaktadır. Çocuklar, sosyal medyada sürekli başkalarıyla karşılaştırma yapma eğiliminde olup, bu durum olumsuz bir benlik algısı geliştirmelerine yol açabilir. Filtrelenmiş ve mükemmeliyetçi paylaşımlar da çocukların gerçeklikten uzak bir algı geliştirmesine neden olabilir.
Siber zorbalık, çocukların karşılaşabileceği bir diğer risk olarak öne çıkmaktadır. Anonimlik nedeniyle çevrimiçi ortamda taciz, tehdit veya alaya maruz kalan çocuklar, psikolojik olarak etkilenebilir ve sosyal ilişkilerinde sorunlar yaşayabilir.
Bu riskleri azaltmak için ebeveynlerin sosyal medya hesaplarını denetlemesi, çocuklarla açık ve dürüst iletişim kurması, ekran sürelerini sınırlaması ve çevrimiçi güvenlik önlemleri alması gerekmektedir. Çocuklara sosyal medya kullanımıyla ilgili doğru bilgi ve becerilerin aktarılması, güvenli ve sağlıklı bir deneyim sağlamada önemlidir.
Özetle, çocukların sosyal medya kullanımı bazı olumsuz etkiler taşısa da, ebeveynlerin doğru önlemleri alması ve çocuklarla aktif iletişim kurması, bu risklerin azaltılmasına yardımcı olur. Ebeveyn denetimi, sınırlı ekran süresi ve çevrimiçi güvenlik önlemleri, çocukların sosyal medyayı güvenli ve sağlıklı bir şekilde kullanmalarını sağlayan başlıca öneriler arasında yer almaktadır.