Şanlıurfa'da Dilenciler çoğaldı

GERÇEKTEN HİÇBİR İŞ GÖREMEYECEK DURUMDA OLANLARIN YAPMASININ YANINDA DİĞERLERİNE KARŞIYIZ.
 
Ahmet Kadir GÜNGÖR Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada;  Şanlıurfalı olarak dilenenle bir yana dışarıdan gelip Urfa’nın ismini kötüleme anlamında zarar verenlere halk olarak ayrıca karşıyız. Tabi dilencilik genel olarak da yanlış bir şey, emer verip, çalışıp para kazanmak yerine kolay yoldan para kazanma adına tercih edilmiş bir seçenektir bana göre. Gerçekten hiçbir iş göremeyecek durumda olanların yapmasının yanında diğerlerine karşıyız. Onlara bir yol bulunabilir ama yine de Urfa’mız için kötü bir şey, turistik yerler de turistlerin arkasına düşüp parayı nerdeyse zorlama isteme gibi bir duruma düşüyorlar. Urfa’mız için kötü bir şey biz istemeyiz, inşallah dilenci sayıları azalır ve inşallah emekleri karşılığında iş yapmayı, çalışmayı tercih ederler.dedi.

 GERÇEKTEN DURUMU OLMAYAN İNSANLARIMIZIN TESPİT EDİLİP BELEDİYEDEN YARDIM ALMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUM

Aziz KULAK Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Biz hem vatandaş olarak hem de esnaf olarak bu konudan baya muzdaripiz, inanır mısınız biz sabah iş yerini açtığımız da sabah 8 akşam 5’e kadar günlük ortalama 3 – 4 tane dilenci dediğimiz insanlar iş yerimize geliyorlar. Hatta diyebilirim ki bazıları abone olmuş, bize haftalık olarak uğrayan dilenciler var. Biz her ne kadar neyin ne olduğunu bilsek de bazen müşteriler oluyor o an iş yerimiz de, vermesen sıkılıyorsun, müşteri yanlış anlar diyorsun, her birine ortalama 5 – 10 lira arası para veriyorsun, akşama kadar 50 lira para gidiyor. Adamın gerçekten ihtiyacı olsa hiç gocunmazsın hatta o zaman 5 – 10 lira değil de 100 lira verirsin ama ihtiyaçlarının olmadığını biliyoruz, hepimiz hepsinin durumunun bizden iyi olduğunu biliyoruz. Hatta ben kırmızı ışıklar da duranlar için şöyle bir şey duymuştum; yer kiralarmışçasına yerleri var, ben bu kırmızı ışıkta duramıyorum çünkü oranın sahibi belli, oranın dilencisi belli, şu mahalle arasında duramıyorum oranın dilencisi belli. Şu semtte ki iş yerlerini gezemiyorum, esnafları gezemiyorum onların yeri belli, zabıtalarımızın bunlarla ilgili çalışma yapmaları gerektiğine inanıyorum, belediyenin bu konu ile ilgili bir adım atmasını istiyorum. Gerçekten durumu olmayan insanlarımızın tespit edilip belediyeden yardım alması gerektiğine inanıyorum ve vatandaşlarımızın da ellerinden gelenleri yapmalarını istiyorum. Ama gerçekten ihtiyacı olmayan, yakalandığın da üstünde milyarlarca para çıkan, banka hesaplarında milyarlarca para çıkan insanlara da 150 – 160 lira ceza kesip sokağa göndermesinler. Bildiğim kadarıyla dilencilere 186 – 200 lira arasında para cezası kesiliyor ve ben televizyonda bir dilenci gördüm ‘İstediğin kadar ceza kes nasıl olsa ben bu parayı 10 dakika da sokakta topluyorum’ demişti. Bununla ilgili Valiliklerin, STK’ların, belediyelerin çalışma yapmaları gerektiğine inanıyorum.dedi.

ESKİDEN KÖRLER, SAKATLAR, YAŞLILAR DİLENİRLERDİ, BU BİZİM İÇİN NORMAL KARŞILANIYORDU.

Çerkez KORKMAZ Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ; Biz bu konuda çok yakınıyoruz Urfa halkı olarak bizim amacımız bu gibi vakaların yaşanmamasıdır, bundan 20 – 25 yıl önce kimse babasını, annesini istemezdi ve gelirlerdi dergâh camisinin önünde mendil açarlardı. Körler, sakatlar, yaşlılar dilenirlerdi, bu bizim için normal karşılanıyordu çünkü fakirlik vardı ama şimdi devletimiz büyük, devletimiz her sahipsize para veriyor. Sahipsize maaş veriyor, sahipsize aş veriyor, sahipsize yemek veriyor. Sayın Reis-i Cumhurumuz iktidara geldiğinden bu yana fakirlik denilen bir şey kalmadı. Eskiden insan yaşlı annesini ve babasını sokağa bırakırdı, evine almazdı ama şimdi devletimiz yaşlılık maaşı veriyor, bakıcı ücreti veriyor, ister istemez o maaş karşılığı annesini ve babasını sahipleniyorlar. Sevdiğinden de değil bazıları devletin para verdiğinden dolayı sahipleniyorlar. Dışarıdan gelen dilenciler yalnız değil ki bir de Suriyeliler var, alışmışlar, bu işi meslek haline getirmişler, trafikteyken yolda duruyoruz çocuğun elinde su, peçete, adama zorla uzatıyor ve adamı utandırıyor, bu ayıptır. Devletimiz, Suriyelilere de bakıyor benim bildiğim kadarıyla peki neden hala dileniyorlar? Bizim devlet büyüklerimizden, yetkililerden istirhamımız, Şanlıurfa’ya dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistler bu dilenenleri görünce bunların Suriyeli olduğunu bilmiyorlar. Bilmiyorlar ki bunların Kilis’ten, Adana’dan, farklı şehirlerden buraya gelip de dilendiklerini bilmiyorlar, bunları Urfalı sanıyorlar. Urfalılar adına biz üzgünüz, biz mağdur durumdayız, biz dışarıdan Şanlıurfa’ya gezmek için gelen turistlerimizi bizi böyle görmelerini, tanımalarını istemiyoruz. Bizim istirhamımız devlet bu işe el atsın, devlet bunları engellemeye çalışsın, bu gibi çocuklar şebeke halinde çalışıyorlar, bu çocuklar istekleri ile gelip dilenmiyorlar, bunlar şebekedir, bunları yöneten birileri var. O şebeke bunları çalıştırıyor, akşam olunca da bunlardan paraları topluyor. Kimileri çocuklara para vermemek için belki çocukları itiyor, büyükler hemen devreye giriyor ve toplanıp birden 25 – 30 kişi oluyorlar, o insanın üstüne yürüyorlar. Şebeke adı altında dilencilik yapıyorlar, Sayın devlet büyüklerimiz bu işe el atsalar, Urfa’mız için çok güzel olur, Urfalıların dilenci olmadıkları ortaya çıkmış olur, Urfalıların haysiyetli, şerefli insanlar oldukları gün yüzüne çıkmış olur. Sayın Devlet büyüklerimiz, emniyet mensuplarımız, belediyelerimiz              bu işe el atmaları Urfalılar adına kendilerinden ricamızdır.dedi.


GÜNDE 15 TANE, 20 TANE DİLENCİ GELİYOR

Derviş KANAT Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Ben otel işletmecisiyim, inanın ki günde 15 tane, 20 tane dilenci geliyor ve zorla artık kollarından tutup dışarıya atacağız o kadar ki bıkmışız. Kırmızı ışıklar da bile durunca sanki hemen arabanın içine atlayacaklar, bu sorun bence çok önemlidir ve yetkililerden ricamız, öncelikli olarak bu soruna bir çözüm bulmalarıdır.dedi.


URFA’MIZA DA BU İŞLER YAKIŞMIYOR.

Mehmet Emin GÜNGÖR Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Örneğin trafikte kırmızı ışık yanıyor, bakıyorsun ki hemen biri geldi hatta geçen gün bir arkadaşımın yüzüne sıkmışlar sırf onlara para vermediği için, baktığımız zaman çok ayıp bir şeydir bu. Onlar da birkaç kuruş para kazanmak için belki yapıyorlardır ama böyle olmaz. Bazıları 7 yaşlarında ki çocuklarını dışarıya bırakıyorlar nereden para getirirsen getir diyerek. Onlar da turistlerin arkalarına düşüyorlar gerçekten biz utanıyoruz burada hakikaten günahtır, elimiz de olsa bir şeyler veririz tabi ama onlar az paraya da razı olmuyorlar. Adam dışarıdan gelmiş turist olarak bu dilencileri görünce 10 lira, 20 lira veriyor ama burada görevliler var, çocukların elini tuttuğu zaman, yapmayın diyerek bağırdıkları zaman turistler bile üzülüyorlar neden bu çocuğa bağırdın diye. Aslında çocuğa bağırmak istemiyor, elinden tutmuş evine git demek istiyor, bu konuda ızdırap duyuyoruz, utanıyoruz, Urfa’mıza da bu işler yakışmıyor. Tahminimce çoğu Suriyelileri karalamak da değil ama dışarıdan gelen misafirlerimizdir bence ama böyle misafirlikte olmaz. Bir memleketin adını batırmak, bizlere yakışmıyor, inşallah düzeltirler, biz devletimize güveniyoruz ve Şanlıurfa Gazetesine de teşekkür ederiz bu işlerle ilgilendikleri için.dedi.


SOKAKTA, IŞIKLAR DA DİLENCİLİK YAPAN GENELLİKLE BUNLARI ALIŞKANLIK HALİNE GETİRMİŞ

Mehmet YEŞİL Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Dilenciler hususunda, Peygamber Efendimiz (SAV) fakir insandan bahsederken diyor ki ‘Onları sizler üzerinden tanırsınız’ sokakta, ışıklar da dilencilik yapan genellikle bunları alışkanlık haline getirmiş, kolay para kazanma peşine düşmüş insanlardır. Çevresin de anne, baba veya bir şebeke tarafından çalıştırılan genellikle çalıştırıp da kazanç elde eden şahıslar vardır.dedi.

EĞER SURİYELİYSE DİLENCİ, ESRARKEŞ, MİLLETİ RAHATSIZ EDEN KESİMİ YAKALAYIP SINIR DIŞI ETMESİ LAZIM.

Mustafa YEŞİLKAYA Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Bu konu Emniyetin görevidir, devletimiz, eğer Suriyeliyse dilenci, esrarkeş, milleti rahatsız eden kesimi yakalayıp sınır dışı etmesi lazım. Diğer dilencileri de biz çok görüyoruz onlar farklı şehirlerden şebeke olarak geliyorlar. 8 – 10 kişi gelip Urfa’da her yere giriyorlar, bunları yakalayıp üzerlerinde ki parayı da almaları lazım yoksa bunun önüne geçilmez.dedi.

KIRMIZI IŞIKTA DURAN ÇOCUKLAR HEM TRAFİĞİ İŞGAL EDİYORLAR HEM DE KAZAYA SEBEBİYET VERİYORLAR

Müslüm FALAY Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Kırmızı ışıkta duran çocuklar hem trafiği işgal ediyorlar hem de kazaya sebebiyet veriyorlar ve bunlardan uzaklaşamıyoruz da çünkü her yerde varlar özellikle ana arterler de çok varlar. Gece gündüz demeden her yerde yapıyorlar bu işi bence bu insanları da çalıştırıyorlar, belli kişiler günlük yevmiye ile bunları çalıştırıyorlar.dedi.


KARAKÖPRÜ’YE GİDENE KADAR YAKLAŞIK 20 TANE DİLENCİ İLE MUHATAP OLUYORUM.

Zeynel Abidin CATIN Şanlıurfa Gazetesine yaptığı açıklamada ;  Aslında dilenciler çoğalmadı, dilenciler tamamen türedi, tamamıyla bir sektör haline geldi, şuan yaklaşık tüm kırmızı ışıklarda, her bir ışıkta 2 – 3 tane dilenci bekliyor. Ben çarşıdan Karaköprü’ye gidene kadar yaklaşık 20 tane dilenci ile muhatap oluyorum. Onları da geçtim ben çarşıda esnafım, günde 20 tane dilenci Şanlıurfa’da geziyor, biz bunu defalarca belediyeyi aradık söyledik ama ilgilenen olmadı. Dilenciler konusunda bir anegtod sunmak istiyorum, birkaç ay önce yaşadığım bir konuyu söylemek istiyorum. Yıkılan belediye binasının orada 10 yaşlarında bir kız çocuğu dileniyordu, hatta arkadaşlarla beraber bu kız çocuğu bu hava şartlarında buralar da geziyorsa buna biraz destek olalım en azından durumu iyi olsun dedik öyle kaldı daha sonra orada bir atomcu da oturduk. Baktık bir tane kadın oturuyor, 10 dakika sonra gördüğümüz kız çocuğu kadının yanında gelerek bu kadar para topladım dedi. Baktım o kadının elinde 3 tane telefon, bunu bizzat canlı yaşayarak kendim gördüm. Demek ki bu insanlar gerçekten insanların inançlarını sömürmek için, duygu sömürüsü yaparak bir sektör haline gelmiştir. Bu bir kazanç haline gelmiştir, belediyenin bunun önüne tamamen geçmesi lazım, belediye, emniyet, valilik nezlinde bunun önüne geçilmesi lazım. Çünkü bu artık önüne geçilmeyecek bir konuya geldi. Bir tane zabıta arkadaş vardı burada, sabah 11 gibi bir tane dilenciyi yakaladım 875 lira üstünden para çıktı. Adam Ankara’dan, farklı şehirlerden herhangi bir ilden gelmiş burada kimse kendini tanımıyor, burada dilencilik yapıyor, burada günde 2500 lira, 3 bin lira para kazanıyor. Maalesef milletimiz de bu konuda bilinçli değil, Allah rızası için dendiği zaman veriyor. Allah rızası için vereceksen gerçekten muhtaç olana gidin verin, sorun olmaz, sen 1 liradan bir şey olmaz deyip veriyorsun, senin gibi 3 bin, 5 bin, 10 bin, 20 bin tane insan verdiği zaman bu bir sektör haline gelir ve zaten adamlar bunu tamamen sektör haline getirmişler. Çocukları çıkaran, geceleri 4 – 5 kişi çalıştıran insanları ben bizzat gördüm, yetkililerden, kardeşlerimizden, vatandaşlarımızdan ricam, dilenen insanlara para vermeyin ona hayır yapmış olmazsınız bilakis onu teşvik etmiş olursunuz diye düşünüyorum.dedi.