Mustafa Ozan ; Çoğu insan burada bakırcılık, kazancılık yapıyorlardı şimdi saymaya kalksam 50 – 60 tane kalaycı vardı. Saray önünde ve Vezir hamamının yanında 4 tane kalaycı vardı, su meydanında 3 tane vardı, köprübaşında 1 tane vardı, bey kapısında 4 tane vardı, 12 Eylül caddesinde bir sürü han vardı ve hepsinin yanında kalaycılar vardı. Mesleğimiz artık bitiyor çünkü sen evladını bu mesleğe yönlendirmezsen o yönlendirmezse ne olacak meslek bitecek, bu mesleğin hem parası az hem de kirli bir meslek. Örneğin ben her gün 3 tane gömlek getiriyorum ve saat başı değişiyorum, demem o ki bu mesleği herkes kabul etmez, ben de para için değil sadece yaşlandım ve son zamanlarımda burada ki dostlarımla sohbet ediyorum, oturuyorum diye uğraşıyorum yoksa dünya malı dünyada kalır. Kalaycılık mesleğinin unutulmasını engelleseler çok iyi olur çünkü sıhhat bakırda ve kalaydadır, bakırda ve çelikte pişen yemeğin tadına bakın arasında ki farkı görün, eski analar yemek pişene kadar mutfaktan çıkmazlardı. Kazanın altında ateş yanardı ve kazan kebabı yaparları tadına doyamazdık ama şimdi ne yapıyorlar tepsi kebabını alüminyum tepsiye koyup fırına veriyorlar ya ham kalıyor ya da yanıyor. Lahmacun yaptırmak istesek de düzgün yapmayıp hamur şeklinde veriyorlar, ya da yakıyorlar ama kalaycılığın ve kazancılığın parası helaldir.dedi.