Şanlıurfa Yeşilay Danışmanlık Merkezi'nde (YEDAM) görev yapan Uzman Klinik Psikolog Mehmet Salih Ceylan, bağımlılıkla mücadelede aile bağlarının güçlü olmasının, bireyin iyileşme sürecinde kritik bir rol oynadığını söyledi.
Merkez Eyyübiye ilçesinde 8 yıl önce kurulan YEDAM’da, bağımlı bireyler ile aileleri ve yakınlarına yönelik hizmetler gizlilik ilkesi çerçevesinde sürdürülüyor. Kurumda görevli psikologlar ve sosyal hizmet uzmanları, tütün, alkol, madde, internet ve kumar bağımlılarına yönelik ücretsiz danışmanlık hizmeti sunuyor. Ayrıca YEDAM atölyelerinde, danışanların boş zamanlarını verimli geçirmeleri için masa tenisi ve resim gibi çeşitli etkinlikler de düzenleniyor.
"Tedavi Süreci, Aileyi de Yakından İlgilendirir"
Uzman Klinik Psikolog Mehmet Salih Ceylan, yaptığı açıklamada, bağımlılığın yalnızca bireyi değil, aynı zamanda tüm aileyi etkileyen bir hastalık olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Tedavi süreci, bağımlı birey kadar aile bireylerini de yakından ilgilendirir. Bağımlılıkla birlikte aile bağları zayıflar ve üyeler birbirlerinden uzaklaşır. Bu nedenle aile bağlarını yeniden güçlendirmek, iyileşme sürecinde çok önemlidir. Aile üyeleri, bağımlı yakınlarının farklı bir süreç yaşadığını kabullenmeli; sabırlı olmalı, değişim için zaman tanımalı ve beklentilerini gerçekçi seviyede tutmalıdır."
Ceylan, tedavide sadece bağımlı bireyin değil, ailenin de değişim göstermesi gerektiğine dikkat çekerek, aile içi tutum ve davranışların büyük önem taşıdığını ifade etti:
“Yakınlarımızın bağımlılıkla mücadelesinde, onlara zarar verici tepkilerden kaçınmak gerekir. Eleştiri, suçlama ve etiketleme, bağımlı bireyin aileden uzaklaşmasına ve yeniden kullanım riskinin artmasına yol açabilir. Bu yüzden aileler, destekleyici ve yapıcı bir iletişim dili benimsemelidir.”
“Değişim Ailede Başlar”
Ailelerin, bağımlı yakınlarının yanında olduğunu hissettirmesi ve süreci birlikte yürüteceklerini göstermesinin iyileşme açısından önemli olduğunu vurgulayan Ceylan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yaptığımız görüşmeler ve bilimsel araştırmalar, aile bireylerinin sürece dahil olmasının tedaviye olumlu katkı sağladığını gösteriyor. Ailelerin destekleyici bir tutum sergilemesi, danışanın motivasyonunu ve tedaviye bağlılığını artırıyor. Yaralayıcı söylemlerden uzak durmalı, bireyi bir suçlu gibi görmemeliyiz. Birlikte zaman geçirmek ve aile bağlarını güçlendirmeye yönelik ortak aktiviteler yapmak, iyileşme sürecine katkı sağlar.”
YEDAM olarak hem danışanlara hem de ailelerine yönelik bireysel ve grup görüşmeleri düzenlediklerini belirten Ceylan, “Danışanlarımızın yakınlarına; sorumluluk becerilerinin kazandırılması, sağlıklı iletişim kurma ve kurallar koyma gibi konularda destek oluyoruz. Bu süreçte aile desteği en az tedavi kadar önemlidir” dedi