Ekonomi

Türkiye İhracatta Tarihi Rekor Kırdı: 390 Milyar Dolar!

Türkiye, mal ve hizmet ihracatında 390 milyar dolara ulaşarak tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Mal ihracatı 270 milyar dolar, yüksek teknoloji ürün ihracatı yüzde 42,6, tarımsal ihracat 32,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Savunma, otomotiv, beyaz eşya, tekstil ve hazır giyim sektörleri de ihracatı güçlendirdi.

Abone Ol

Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde İhracatta Rekor: 390 Milyar Dolar
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Tebriği ve Cumhuriyet’in 102’nci yılında Türkiye’nin ticari başarılarını değerlendirdi. Bolat, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, şehit ve gazi olan Türk askerlerini rahmet, minnet ve saygıyla andığını belirtti.

Bakan Bolat, Türkiye ekonomisi ve dış ticaretin son 20 yılda köklü bir dönüşüm yaşadığını ifade ederek, “Bugün itibarıyla, mal ve hizmet ihracatı toplamında 390 milyar dolara ulaşarak, Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık. Bu başarı; üreticilerimizin azminin, ihracatçılarımızın gayretinin, girişimcilerimizin cesaretinin ve milletimizin birliğinin eseridir. Türk mal ve hizmetlerinin kalite, rekabetçilik ve beğeni gücünü temsil etmektedir. Cumhuriyetimizin 102’nci yılında, ‘Üreten, ihraç eden, büyüyen Türkiye’ vizyonuyla daha güçlü, daha müreffeh bir geleceğe yürümeye devam ediyoruz” dedi.

Mal ihracatına ilişkin verilere de değinen Bolat, “29 Ekim itibarıyla, mal ihracatımız 270 milyar dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırmıştır. Hizmet ihracatımızla birlikte toplam ihracatımız 390 milyar dolara ulaşmış, yıl başında belirlediğimiz hedefin de üzerine çıkarak tarihimizin en yüksek seviyesine ulaşmanın gururunu ve mutluluğunu yaşamamıza vesile olmuştur. Dünya mal ihracatından aldığımız pay, 1980-2000 yılları arasında ortalama yüzde 0,38 seviyesinde seyretmiştir. 2002 yılında yüzde 0,55’e, 2024 yılında ise yüzde 1,07’ye yükselerek, Cumhuriyet tarihimizin en yüksek oranına ulaşılmıştır” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında yalnızca 24 ülkeye ve 30 fasılda yapılan ihracatın, günümüzde 224 ülke ve gümrük bölgesine, tüm fasıllara ve 12 bin 806 farklı ürüne yayıldığını belirten Bolat, “2024 yılı itibarıyla, 53 ülkeye 1 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirilmiş; 60 ülkede Cumhuriyet tarihimizin en yüksek ihracat rakamlarına ulaşılmıştır. 31 ilimizin yıllık ihracatı 1 milyar doları aşarken, ihracatçı firma sayısı 180 bin 396’ya yükselmiştir. Bununla birlikte, 1 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirilen fasıl sayısı da 53’e ulaşarak yeni bir dönüm noktası olmuştur” dedi.

Dünya ticaret ortamındaki zorluklara rağmen Türkiye’nin ekonomik dayanıklılığını koruduğunu kaydeden Bolat, “1996 yılında AB-27 ülkelerine 11,3 milyar dolar olan ihracatımız, Gümrük Birliği’nin kazandırdığı ivme ile 2025 yılı Eylül ayı itibarıyla yıllıklandırılmış olarak 115,1 milyar dolara yükselmiştir. AB-27’nin toplam ithalatı içindeki payımız, 2002 yılında yüzde 2,2 seviyesindeyken, 2024 yılı itibarıyla tüm zamanların en yüksek seviyesi olan yüzde 4,0’a ulaşmıştır. Türkiye bugün, gelişmiş ülkelerin tercih ettiği güvenilir, istikrarlı ve güçlü bir ticaret ortağı konumundadır. 1969 yılında sanayi ürünleri ihracatının toplam ihracat içindeki payı yüzde 21,2 iken, 2024 yılı itibarıyla bu oran yüzde 94,2’ye yükselmiştir. Aynı şekilde, 1969 yılında makine ve ulaştırma araçlarının toplam ihracat içindeki payı yalnızca yüzde 0,2 düzeyindeyken, 2024 yılında bu oran yüzde 30,1’e ulaşmıştır. Bu gelişme, Türkiye’nin tarım ağırlıklı bir ekonomiden, yüksek teknolojili üretim ve sanayi ihracatına yönelen güçlü dönüşümünün açık bir göstergesidir” dedi.

Dünyada artan rekabet ve teknolojik dönüşüm ihtiyacının tüm firmalar için risk oluşturduğunu belirten Bolat, “2002 yılında yüzde 30,4 olan orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatının toplam imalat sanayi ihracatımız içindeki payı, 2024 yılında yüzde 41’e, 2025 yılının ilk 9 ayında ise yüzde 42,6’ya yükselmiştir. Son 22 yılda sağlanan bu büyük başarıyla orta yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatımızda artış aralıksız devam etmektedir” ifadelerini kullandı.

Dış ticaretteki olumlu gelişmelerin Türkiye’nin büyümesine yansıdığını kaydeden Bolat, “1980-2002 döneminde dünya ekonomisinin yüzde 3,1 Türkiye ekonomisinin ise 0,8 puan fazla ile yüzde 3,9 oranında büyüdüğünü dile getirdim. 2003-2024 döneminde dünya ekonomisindeki büyüme hızı yüzde 3,6 olarak gerçekleşirken, Türkiye ekonomisi 1980-2002 dönemine göre 1,5 puan, dünya ortalamasına göre ise 1,9 puan daha hızlı büyümüştür. Bu güçlü büyüme performansı ile Türkiye, milli geliri 2002 yılında dünyanın 21’inci en büyük ülkesi iken, 2024 yılında 17’nci ülkesi; satın alma gücü paritesine göre hesaplanmış gelirde ise 2002 yılında dünyanın 16’ncı ülkesi iken, 2024 yılında 12’nci ülkesi haline gelmiştir. 2002-2024 döneminde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla reel olarak yüzde 216 oranında artmış, dolar bazında yaklaşık beş kat büyümüştür. Türkiye, 2020-2024 döneminde yıllık ortalama yüzde 5,4’lük büyüme oranıyla OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ikinci ülke olmuştur” dedi.

Türkiye’de kişi başına düşen gelirin 2002 yılında OECD ortalamasının yalnızca yüzde 35’i düzeyinde olduğunu, 2024 itibarıyla bu oranın yüzde 70’in üzerine çıktığını aktaran Bolat, otomotiv sektöründe 2 milyona yakın üretim kapasitesi, yıllık 1,5 milyon araç üretimi ve 37 milyar doları aşan ihracat ile Türkiye’nin Avrupa’nın dördüncü, dünyanın ise on ikinci en büyük üretim üssü olduğunu belirtti.

Savunma sanayisinin gelişimine de dikkat çeken Bolat, “2002 yılında 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatımız, 2024 itibarıyla 15 milyar doları aşan ciroya, 90 bini aşkın istihdama ve 180 farklı ülke ile bölgeye yapılan 7,1 milyar dolarlık ihracat hacmine ulaşarak küresel bir güç haline gelmiştir” dedi.

Beyaz eşya sektörüne de değinen Bolat, “Türkiye, 1950’lerden bugüne dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline gelmiştir. 2024 itibarıyla 5,6 milyar dolarlık ihracat hacmiyle Avrupa’da üçüncü, dünyada beşinci sırada yer almaktadır. Üretimimizin yaklaşık yarısı AB ülkelerine ihraç edilmekte; dayanıklılığı, enerji verimliliği ve tasarımıyla Türk markaları dünya genelinde tercih edilmektedir” diye konuştu.

Tarım sektörüne de değinen Bolat, Türkiye’nin tarımsal ihracatının 32,6 milyar dolar seviyesine ulaştığını ve 10,8 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini ifade etti. Tekstil ve hazır giyim sektörünün ise bugün 32 milyar dolarlık ihracat ile dünyanın en büyük yedinci, Avrupa’nın üçüncü ihracatçısı konumunda olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu doğrultusunda üretimden ihracata, teknolojiden markalaşmaya uzanan güçlü yapıyı daha da geliştirmeye devam edeceklerini vurgulayan Bolat, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ‘Ticaretin Yüzyılı’ olacağını dile getirdi.