Dr. Eray Erdem, böbrek hastalıklarının, dünya genelinde milyonlarca insanı doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etkileyen, çoğunlukla sinsi bir şekilde ilerleyen ciddi sağlık sorunları olduğunu söyledi.
Dr. Eray Erdem, böbrek hastalıklarının küresel ölüm nedenleri arasında yedinci sırada yer aldığını ifade etti. Bu hastalıkta gerekli önlemlerin alınmaması hâlinde önümüzdeki yıllarda beşinci sıraya yükselmesi beklendiğini belirten Erdem sözlerine şöyle devam etti:
"Uluslararası Nefroloji Topluluğu tarafından yapılan çalışmalara göre, dünya çapında bu hastalıktan etkilenen tahminen 850 milyon insan bulunmaktadır ve her yıl yaklaşık 11 milyon kişi, böbrek hastalığı nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Yüksek gelir düzeyine sahip ülkelerin yıllık sağlık bütçelerinin neredeyse yüzde 3'ü diyaliz ve böbrek nakli maliyetleri ile ilişkilidir. Ülkemizde, Türk Nefroloji Derneği tarafından yapılan bir çalışmaya göre, her 6-7 erişkinden birinde çeşitli evrelerde Kronik Böbrek Hastalığı (KBH) bulunmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan 2023 yılı ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri incelendiğinde de ülkemizde gerçekleşen ölümlerin yüzde 3,1'inin böbrek yetmezliği nedeniyle olduğu görülmektedir."
"Erken Teşhis, Etkili Tedavi ve Periyodik İzlemler Kronik Böbrek Hastalıklarının İlerlemesini Durdurur"
Dr. Eray Erdem açıklamasının devamında, "Dağılımı ülkeye, ırka, yaşa ve cinsiyete göre farklılıklar göstermekle birlikte, dünyada kronik böbrek hastalığına yol açan en sık nedenler diyabet ve hipertansiyondur. Türk Nefroloji Derneği Böbrek Kayıt Sistemi verileri, ülkemizde de benzer bir eğilimi göstermekte; hipertansiyon, diyabet ve kalp hastalığı olanlarda kronik böbrek hastalığı sıklığının, normal popülasyona göre daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.
Dolayısıyla, bu hastalıklara neden olan risk faktörleriyle mücadele etmek, söz konusu hastalıklardan korunmada ya da ilerlemesini durdurmada birincil korunma yöntemidir. Erken teşhis, etkili tedavi ve periyodik izlemler de kronik böbrek hastalıklarının ilerlemesinin durdurulması ve bu hastalıklara bağlı yeni hastalık oluşumunun engellenmesine yönelik önemli mücadele basamaklarıdır.
Kronik hastalıklar ve risk faktörleri ile etkin bir şekilde mücadele etmeyi amaçlayan Bakanlığımız, Hastalık Yönetimi Platformu (HYP) adını verdiği bir uygulama geliştirerek kronik hastalıkların erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlemlerini içeren süreçlerin, birinci basamak sağlık kuruluşlarında kanıta dayalı klinik uygulama yönergeleri doğrultusunda yürütülmesini sağlamıştır. Böylelikle hastalıkların kontrol altına alınması, bireylerin fonksiyon kaybı yaşamalarının ve engelli hâle gelmelerinin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
Hâlihazırda aile hekimlerimiz HYP kapsamında hipertansiyon, diyabet, obezite, kardiyovasküler risk değerlendirmesi ve çok yönlü yaşlı değerlendirmesi yaparak kendilerine kayıtlı bireylerin ilgili hastalıklara ya da durumlara yönelik risk durumlarını belirlemekte; risk değerlendirmesi sonucuna uygun yaşam tarzı değişiklikleri konusunda danışmanlık vermekte; hastaların tedavilerini düzenlemekte; gerekli hallerde bu kişileri bir üst basamağa ya da sağlıklı hayat merkezlerine yönlendirmektedirler" dedi.