Türkiye’de yaygın marketler çok kapsamlı büyük olarak açılması durumunda şehir merkezlerinde en fazla 4 veya 5 adet açılabilir. Bunlarda genellikle şehir dışında olur. Bu durumda ihtiyaçları olanlar araçlarına binip gidip şehir dışından almak istediklerini alabilirler. Ancak son zamanlarda genellikle 3-4 yaygın marketler zinciri her sokağa bir veya iki tane açmaya başladı. Bakkal dükkanı gibi olmaya başladı. Buralarda çalışanların sayısı ise 2 civarında en çok bazen 3 olabiliyor. Birde iş kur kanalı ile parasını devlet ödüyor. Hem ucuz, hem kredi kartı ile satılmaya başlayınca Bakkalların bu yaygın marketlerle rekabet etme şanları yok.Şanlıurfa Bakkallar odası devamlı bu konuda kamuoyunu bilgilendiriyor. “Zincir marketlerin her şubesinde ortalama 2-3 kişi çalışmakta. Ama o Mahallede Bakkal, Manav, Kasap, balıkçı, Kuruyemiş, Büfe, Kırtasiye, Şarküteri, Tuhafiye, Zücaciye, Parfümeri, Bijuteri vs… gibi 100’lerce Esnaf ve Sanatkarları yok ediyor. Bu esnaf ve Sanatkarlar her birisi ortalama 5 kişilik ailesi olsa kaç tane işsiz kalmasına vesile oluyor. varın siz hesap edin.Alış verişlerinizi Zincir marketlerden yaptığımız zaman 5000-8000-9000 şubeleri olan, zaten zengin olan ve sahibini hiç görmediğiniz, hiç tanımadığınız zincir marketlerin sahiplerini daha da zengin etmiş oluruz. Yani Denize 1 Sürahi SU da biz katmış oluruz. Denize kattığımız bir Sürahi su onlar için çok şey ifade etmeyebilir Ama Bakkal ’dan aldığın zaman 1 bardak bile olsa, 1 yudum bile olsa Bakkal için, Esnaf için can Suyu’dur.” Diyor.
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de ve Şanlıurfa’da da artık esnaf modelleri değişiyor. Artık alış verişlerin yüzde 50’e yakını internetten alınmaya başladı. Tüm esnaflar önümüzdeki yıllarda yaşamaları için tedbirlerini almaları gerekir. dijital dünyada kimsenin gözyaşına bakılmıyor.