Gerçekten bir şeyin hak ettiği değeri alması sadece o şeye veya o şeyin özelliklerine bağlı olmuyor bazı zamanlarda maalesef... Bundan ötürü de bazen bazı değerler, bazı değerli şeyler mahsenlerde , çatı katlarında sahiplerinin haberi bile olmadan hurda olarak kalıyor veya çok değerli insanlar farkına bile varılmadan hayat karmaşası içerisinde kayboluyor, kaybediliyor...
Yani değer bulmak için değer bulacak şeyle beraber pek çok etken var değerlenmeyi etkileyen; ortam,çevre, kişiler, takdim edilme şekli gibi tüm faktörler değerlenmeyi etkiliyor...Buğdayın, yiyecek bir şeylerin olmadığı, insanların açlıktan öldüğü bir yerde altının, pırlantanın bir değerinin olamayacağı gibi veya elinizde sigarayla çocuğunuza sigara içmemesini söylemenizin pek bir faydası olmayacağı gibi...Bu günlerde Adalet yürüyüşü yapanların etkisizliğini buna bağlıyorum şahsen. Eğer geçmişte toplum önündeki adaletsizliklere verdiğiniz tepkiler doğru değilse bugün insanları ikna edemiyor olabilirsiniz veya Adalet adına yürüdüğünüzü söyleyip ülkede adaletsizlik yapan herkesle el ele kol kola iseniz insanlar sizi samimi bulmuyor olabilir veya Adalet adına terör destekçileriyle yürüyorsanız itici gelebilirsiniz veya başörtüsü zulmünün zirvesi isimlerle kol kola yürüyorsanız toplumun büyük bir kesimi ''Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu'' diyebilir...Bir dönem toplumda adam kayırmadan, soru çalmaya kadar tüm kul haklarına girmiş, adaletsizlik yapmış olanların, devletin gizli bilgilerini düşmana servis etmiş topluma adaletsizlik yapmış kişilerin, kurumundan bilgi çalmış amirine adaletsizlik yapmış şahısların, milletin silahını millete doğrultmuş, kendi insanını şehit etmiş hainlerin millete karşı bu hukuksuzlukları, bu adaletsizlikleriyle ilgili hiç bir girizgah yapmadan, yani olayı iyi bir komposizyon haline getirip; şu doğru, bak bu da doğru ancak burda hata var, şurayı şöyle değilde böyle yapsak demiyorsanız maalesef haklı adalet taleplerine, gerçekten mağdur olmuş kişilerin Adelet arayışlarına, umutlarına da zarar verirsiniz . Hele hele ülke için,hepimizin huzuru için düşünmeden canını vermiş aziz şehitlerin,şehit ailelerinin ruhunu incitecek, kalbini sızlatacak yakınlaşmalar, temaslar içindeyseniz ve buna rağmen Adalet için yürüyorum diyorsanız maalesef Adalet mefhumunu suistimal etmiş olursunuz. Evet yürürsünüz ancak maalesef toparlayamazsınız, heyecan katamazsınız, anlam katamazsınız...
Maalesef bu konu böyle; hassasiyetle tesisi arzu edilmesine rağmen gönül rahatlığıyla ülkede Adalet kavramı anlamını buluyor, hukuk çok iyi işliyor denilebildiğinden değil de Adalet için yürüyenlerin Adalet gibi kutsal bir değerin arayışını daha da zorlaştırmasından , umudu olanların umutlarını zayıflatmasından, yeni kaos ve karışıklık ortamlarına sebebiyet vermesinden daha fazla endişe ediliyor. Yapıcılıktan uzak olan bu tavrı yapıcı hale çevirmek ve bu işe katkı sunmak isteniyorsa bu iş konuşarak, siyaseten anlaşarak, ortak bir akılla gayet rahat yapılabilir.