Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasından sonra CHP Ankara’dan İstanbul’a Adalet yürüyüşü başlatma kararı aldı ve altı gündür de yürüyor.
Yürüyüşle alakalı tespitim Anadolu’da özellikle Doğu ve Güneydoğu' da bu yürüyüşün herhangi bir sosyal tabanının olmaması. CHP yürüyor ancak Anadolu insanı sanki yabancı bir tv kanalından kendisine yabancı bir olayı izler gibi izliyor, dinler gibi dinliyor. Yani bir heyecan yok, bir katılım yok, sosyal taban yok. Kısacası halkta karşılığı yok. Oysa ki böyle bir yürüyüşten beklenen sosyal tabanda bir heyecan uyandırabilmesi, geniş bir katılım oluşturabilmesi, bir heyecan yaratabilmesidir. Türkiye coğrafyasının büyük bir bölümünde CHP yürüyüşünün algılanışı benim tespitim bu. Sadece kıyı şeritlerinde veya CHP seçmeninin yoğunlukta olduğu illerde belki bunun biraz tersinden bahsedilebilir.
Bu manzaraya baktığımız zaman coğrafik olarak veya sosyal kitle anlamında Türkiye partisi olmayı başaramamış, bir çok sorunu olan, halkın inanç değerleriyle sürekli çatışmış, bir türlü barışık olmamış, Kürt meselesini temsil ettiği sosyalist değerler düzleminde tanımlayamamış, tam tersi kendi içindeki ulusalcı kanat sayesinde ırkçı partilere bile bu konuda taş çıkartacak durumda olan, bir çok milli meselede maalesef milletin yanında durmayı başaramamış, FETÖ meselesinde herkesin onlarla ilişkilerini kestiği bir zamanda maalesef FETÖ’ yle ilişki sarmalına girmiş , terör meselesinde ise analiz ve tespit noktasında isim bile koyamayan, tutarsız, bundan ötürü de Güneydoğu’da tabanı kalmayan ama işin ilginç yanı sosyalist kimliği demeyeceğim sosyalist etiketinden dolayı da sürekli terör ve şiddet eylemlerinde eylemciden ve eylemsellikten yana tavır alan CHP maalesef böyle bir yürüyüşten önce bu sorunlarıyla alakalı adımlar atabilmeli ve bence çok daha düşünülmeliydi. İşte tüm bu sebeplerden dolayıdır ki ülkenin muhalefet sorunu tüm siyaset dengelerimizi çok etkiliyor, ülke konjonktürüne muhalefet maalesef katkı sunamıyor, yön veremiyor. Oysa ki yapıcı, ülke gerçeklerine dokunan, temel doğrularda buluşan, yanlışları eleştirebilen bir muhalefet anlayışına çok ihtiyaç var. Hukuk uygulamalarındaki farklılıklar, mini etekli bir bayana tekme olayında bile failin iki günde üç defa tutuklanıp tekrar bırakılması hukuk konusunda adalete güvenin oluşabilmesi için çok şey yapılması gerekliliğini gösteriyor. Anamuhalefette durum bu olunca gerçek hak ve adalet arayışları ise yine muhalefetten daha çok vatandaş tarafından iktidarın kendi iç ilişkileriyle takip edilmeye çalışılıyor, dile getiriliyor, aranmaya çalışılıyor.
Bu kadar sorunu için hiç bir adım atmayan CHP bence yola çıkmadan daha çok düşünmeliydi. Yollar yürümekle aşınmaz ancak bu hallerle de bu yol düzlüğe çıkmaz, aşikar...