Türkiye’de siyasal iktidarları yıllardır Amerika ve kendisinin kontrolunde bulunan NATO ile dizayn ederlerdi. Yine kendilerine bağladıkları terör örgütleri de istenen olayları yer ve zamanında yaparlardı. Türkiye’de AK Parti iktidarının milli ve yerli projeleri hayata geçmeye başlayınca emperyalistler rahatsız oldular. İktidarı devirmek için ellerindeki yolları denemeye başladılar. Sonunda darbe girişi bile yaptılar. Türk halkının bütünleşmesi ile bertaraf edildier.bu defa ekonomik saldırılar başladı. Bunlarda da döviz kuru oyunu bozuldu. Ancak, dövizin düşmesine rağmen iç piyasada ürünlerin fiyatları düşmedi. Yerel idareciler zamanında tedbir alamadılar ve fırsatçılara gün doğdu. Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçiminde soğan ve patatesin fiyatını aşırı derece yükselttiler. Halkın cepine el attılar. Ekonomik mekanizmalar bu gibi girişimleri önleyemedi. Tarım bakanları bunlara karşı gerekli tedbirleri zamanında alamadı. Sonuçta emperyalistler boş durmuyor. Bu nedenle birlik ve beraberlik içinde bunların üstesinden gelmeliyiz. Altın düşüyor, dolar düşüyor ve euoro düşüyor ancak deterjan, kağıt havlu, kağıt, yağ, ithal çay, zeytinyağı, prinç başta olmak üzere yüzlerce ürünün fiyatı düşmüyor. Bunda bir gariplik yok mu ?