Konuşmacılar yaptığı konuşmalarda ; “Çocuk korunmaya, ilgiye ve sevgiye muhtaç bir varlıktır. Ailenin uygun tutum ve davranışlarıyla çocuğun kişilik, ruhsal ve davranışsal gelişimi sağlıklı yapılandırılır. Ancak ebeveynler çocuklarına yeterli düzeyde ilgi ve sevgi göstermez, kişilik gelişiminde uygun rol ve model olamaz ise çocuk istismara ve ihmale açık hale gelirÇocuk ana babasına yalnızca bakım ve beslenme açısından değil aynı zamanda ilgi ve sevgi bakımından da muhtaçtır. Çocuk sevgi dolu ve huzurlu bir aile ortamında kurduğu temellerle davranışlarını, sosyal ilişkilerini ve topluma uyumunu düzenler. Nesillerin iyi yetişmesi, ana ve babaların tutumuna bağlıdır ve onların eseridir. Bu nedenle ana babaların çocuklarına karşı gösterdikleri tutum ve davranışları, çocuğun sağlıklı bir kişilik geliştirmesi açısından önemlidir.Çocuğun ihmal ve istismar edilmesi; çocuğun duygusal yaşantısını ve kişiliğini direkt olarak etkilemekte, çocuğun ilerideki yaşantısında sağlıksız bir kişilik geliştirmesine neden olabilmektedir. Çocuk istismarı ve ihmali, çocuğun bedensel ve ruhsal sağlığına ve gelişimine zarar veren her türlü tutum ve davranışı kapsamaktadır. Toplumun geleceğinde etki payı çok yüksek olan yeni nesillerin fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı olması, kendi değerlerinin farkında olarak yetişmesi ve bu değerleri insanlığın yararına kullanabilmesi onların psiko-sosyal gelişimleriyle yakından ilgilidir. Çocuğun birey olarak gözeten ve çocuğun çıkarını toplumun çıkarı ile bütünleştiren yaklaşım, çocuğun toplumun geleceği olduğu düşüncesine içerik kazandırmaktır. Çocukların sorumluluk sahibi bilinçli ve nitelikli bir birey olarak yetiştirilmesi toplumun bugünü ve geleceği ile örtüşmektedir. Ülkemizde birey olarak her çocuğun temel hak ve özgürlüklerden, sosyal ve ekonomik haklarından yararlandırılması, ihmal ve istismar edilmesinin önlenmesi, aile birliğinin korunması, sağlıklı nesillerin yetişmesi, sağlıklı bir toplumun oluşmasında ana öğeleri oluşturmaktadır.Çocuk ihmal ve istismarı olgusunun çocuk üzerinde yarattığı tahribat nedeni ile tıbbi, sosyal ve hukuksal boyutlarının hepsi kendi alanları açısından çok önemli, ancak asıl önemli olan bu alanların işbirliği içinde çocuğu destekleyerek bütüncül yaklaşımda bulunmalarıdır.Çocuk ihmal ve istismarında sorunun tüm boyutlarını ele alan bütüncül bir yaklaşım çok önemlidir. Meslekler arası işbirliği ve eşgüdüm çocuğun sistem içinde tekrardan örselenmesini önlemeye yarayacaktır.Toplumla çalışmada; koruyucu/önleyici hizmetlere ağırlık verilerek, anne abalara ve çocukların kendilerine verilecek eğitimlerle sorunun daha başlamadan ele alınması; emek, iş gücü, zaman, kaynak tasarrufunun ve insan sağlığının korunmasını sağlayacaktır. Toplumda çocuğun haklara sahip bir birey olduğu anlayışını geliştirecek eğitim hizmetlerinin yürütülmesi de zaman içinde çocuğun istismarını azaltmaya yarayacaktır.Dediler.

Editör: Yusuf Güler