Everest Dağı’na tırmanarak zirveye Türk bayrağını diken deneyimli dağcı ve Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) öğretim görevlisi Yılmaz Sevgül, dağcılıkta kuralsız ve eğitimsiz yapılan tırmanışların ölümle sonuçlanabileceğini vurguladı.
Sevgül, “Dağda bir hatayı tolere edebilirsiniz ama ikinci hatadan sonra ölüme yaklaşırsınız. O zaman geri çekilmeniz lazım, bir daha düşünmeniz lazım. Zaten üçüncüsünde ölmüşsünüzdür demek,” ifadeleriyle dikkat çekti.
"Her faaliyet hayati risk içerir"
Sevgül, özellikle Batı Toroslar'da yaşanan kaybolma, düşme ve çığ gibi vakalara işaret ederek, faaliyet sayısına göre kaza oranının ciddi biçimde arttığını vurguladı. Dağcılığın doğası gereği hayati tehlikeler barındıran bir spor olduğunu belirten Sevgül, “Türkiye'de yapılan dağ faaliyetlerinde artık kaza oranı korkutucu düzeyde. Bunun temel sebebi çok basit hatalar. Kaza geçiren kişilerin güçlü, temel bir eğitimi yok. Kurallara uymadan, rastgele hareket eden kişiler dağa çıkıyor. Bu da maalesef kazaları beraberinde getiriyor,” dedi.
"Yarım bilgi dağda çok riskli"
Dağcılıkta eğitim sürecinin hafife alınmaması gerektiğini vurgulayan Sevgül, çığ, malzeme, kıyafet, meteoroloji, yön bulma, beslenme ve teknik beceriler gibi konuların her birinin hayati önem taşıdığını belirtti. “Yarım bilgi dağda çok risklidir. Bu yüzden tüm eğitim sürecinin A’dan Z’ye uygulamalı ve eksiksiz verilmesi gerekir,” diyen Sevgül, bazı kişilerin hiçbir teknik eğitim almadan kaya tırmanışı yaparak hayatını kaybettiğine de dikkat çekti.
"Kazaların %70’i Kemer üzerindeki dağlarda"
Antalya’daki kazaların büyük çoğunluğunun Batı Toroslar'da ve özellikle Kemer'in üzerindeki dağlarda yaşandığını belirten Sevgül, “Vadiler dik, kayalıklar tehlikeli, bitki örtüsü yön kaybettirici. Hem yerli hem yabancı birçok kişi bu bölgede kayboluyor ya da mahsur kalıyor,” dedi.
"Çığ kazaları artıyor, eğitim şart"
Son dönemde çığ kazalarında da artış gözlemlendiğini belirten Sevgül, küresel ısınmanın iklim dengesini bozmasıyla birlikte çığ riskinin arttığını söyledi. “Tur kayakçıları ve kış dağcılığı yapanlar çığ bilgisi olmadan bu faaliyetlere yöneliyor. Bu kabul edilemez. Herkesin çığ eğitimini tam anlamıyla alması şart,” dedi.
"Telefon değil, GPS taşıyın"
Kaza sonrası arama-kurtarma süreçlerinde en kritik konunun konum paylaşımı olduğunu söyleyen Sevgül, “Telefonlar bazı durumlarda yetersiz kalabilir. GPS’li saat ya da cihaz taşımak büyük kolaylık sağlar. 112 sistemi çok iyi çalışıyor. Siz GPS verisini net verirseniz, doğru ekibe anında ulaşılıyor,” diyerek uyarıda bulundu.
"Eğitim yok, malzeme eksik, beceri yetersiz"
Dağ kazalarının başlıca nedenlerine de değinen Sevgül, şu üç başlığın öne çıktığını belirtti: “Birincisi, eğitim almadan dağa çıkanlar. İkincisi, eksik ve kalitesiz ekipman. Üçüncüsü, teknik beceri eksikliği. Bu üçü birleştiğinde sonuç maalesef kaçınılmaz oluyor.”