Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, yetişkin epilepsi hastalarının yüzde 70'inin ilaçlarla tamamen nöbetsiz hale geldiğini belirterek, “İlaç ömür boyu kullanılır algısı yanlıştır; hastalarda yüzde 30-40’ında 2-5 yıl nöbetsiz dönem sonrasında ilaçlar doktor kontrolünde güvenle bırakılabilir” dedi.

Nöroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “1-30 Kasım Epilepsi Farkındalık Ayı” dolayısıyla epilepsi ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Epilepsinin toplumda yanlış bilinen ve korkuyla yaklaşılan bir nörolojik hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “Birçok kişi epilepsiyi ‘ömür boyu kriz geçirme’ ya da ‘tedavisi olmayan bir kabus’ olarak görür. Oysa günümüz tıbbında epilepsi, yetişkinlerin büyük çoğunluğunda tamamen kontrol altına alınabilen, önemli bir kısmında ise tamamen iyileştirilebilen bir hastalıktır. 2025 yılı itibarıyla ilaçtan cerrahiye, nöromodülasyondan gen tedavisine uzanan çok geniş bir yelpaze vardır” diye konuştu.

“Hastalar tedaviye iyi yanıt veriyor”

Şanlıurfa’da Hastane Sınıfı Çocukların Eğitim Umudu Oldu!
Şanlıurfa’da Hastane Sınıfı Çocukların Eğitim Umudu Oldu!
İçeriği Görüntüle

Epilepsinin, beynin geçici ve aşırı elektrik boşalımları sonucu tekrarlayan nöbetlerle kendini gösterdiğini belirten Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “Tek bir nöbet epilepsi değildir; tekrarlaması ve altta yatan bir yatkınlık olması gerekir. Yetişkinlerde en sık görülen nedenler arasında eski beyin travmaları, inme sonrası hasarlar, beyin tümörleri, enfeksiyonlar ve genetik yatkınlıklar yer alır. Bir kısmı ise hâlâ ‘nedeni bilinmeyen’ kategorisindedir. İyi haber şudur ki, nedeni bilinse de bilinmese de çoğu hasta tedaviye çok iyi yanıt vermektedir” ifadelerini kullandı.

“İlk tanı anı korkutuyor”

Epilepsi tanısı konulan hastaların çoğunun endişe yaşadığını ifade eden Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “Epilepsi tanısı konduğunda hastaların ilk tepkisi genellikle ‘Artık araba kullanamayacak mıyım?’, ‘İşimi kaybeder miyim?’, ‘Çocuk yapamayacak mıyım?’ soruları olur. Bu korkuların büyük kısmı geçmişte kalmıştır. Hastaların büyük çoğunluğu tamamen normal bir yaşam sürer, meslek hayatını sürdürebilir. Doğru koşullar sağlandığında hastaların ehliyet alması, hamilelik planlaması mümkündür. Yetişkin epilepsi hastalarının yüzde 70’i ilaçlarla tamamen nöbetsiz hale gelir. Yeni nesil ilaçlar (levetirasetam, lacozamid, lamotrijin, brivarasetam vb.) hem etkin hem de yan etkileri çok daha azdır. ‘İlaç ömür boyu kullanılır’ algısı yanlıştır; hastalarda yüzde 30-40’ında 2-5 yıl nöbetsiz dönem sonrasında ilaçlar doktor kontrolünde güvenle bırakılabilir” dedi.

“Dirençli epilepside de seçenekler mevcut”

Hastaların yaklaşık yüzde 30’unun birden fazla ilaca rağmen nöbet geçirmeye devam ettiğini aktaran Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “İşte tam burada devreye cerrahi ve nöromodülasyon tedavileri girmektedir. Epilepsi cerrahisi: Nöbet odağı net olarak tespit edildiğinde (özellikle temporal lob epilepsilerinde) cerrahi başarı oranı yüzde 70-90 arasındadır. Ameliyat sonrası hastaların çoğu ilaçlarını bile bırakır. Vagus sinir stimülasyonu (VNS), Responsif Nörostimülasyon (RNS) ve Derin Beyin Stimülasyonu (DBS): İlaç ve cerrahiye uygun olmayan hastalarda nöbet sıklığı yüzde 50-90 azaltılabilir. Ketojenik diyet ve modifiye Atkins diyeti: Yetişkinlerde de giderek daha fazla kullanılan, bilimsel olarak kanıtlanmış destek tedavilerdir” ifadelerini kullandı.

“Yaşam tarzı değişiklikleri tedavinin yarısıdır”

Hastaların yarısında yalnızca beş değişiklikle nöbet sıklığının yüzde 50-100 oranında azaldığını belirten Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “İlaç uyumu: Nöbetlerin çoğunluğu unutulan veya atlanan ilaç dozları nedeniyle gerçekleşir. İlaç uyumu epilepsi tedavisinin en önemli aşamasıdır. Uyku düzeni: Her gece aynı saatte yatıp kalkmak nöbet eşiğini yüzde 30-40 artırır. Mümkünse bölünmemiş, kesintisiz 6-7 saat uyumak önerilir. Düzenli öğün + düşük glisemik indeks: Aç kalmak ve şekerli gıdalar nöbet tetikleyicisidir. Kahvaltı yapan hastaların yüzde 70’i daha az nöbet geçiriyor. Stresi yönetmek: Mindfulness, nefes egzersizi veya haftada üç gün 30 dakikalık yürüyüş nöbet sıklığını ortalama yüzde 45 azaltıyor. Aralıklı ışık veya spesifik tetikleyici varsa kaçınmak: Yanıp sönen ışıklar, telefon titremesi, karşı şeritten gelen far gibi ışık uyaranları ışık duyarlılığı olan epilepsilerde tetikleyici olabilir. Bazı özel epilepsi tiplerinde sıcak suyla yıkanmak, özel bir müzik, ses, tat, koku gibi hastaya özel tetikleyicilerin belirlenerek bunlardan kaçınılması çok önemlidir” dedi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı