İbrahim Peygamber"in Doğduğu Mağara
Halil-ür Rahman ve Ayn Zeliha Gölleri
Babil Kralı Nemrud bir gece rüyasında tahtının yıkıldığını ve hükümdarlığının sona erdiğini görür. Müneccimleri O"nun bu rüyasını “bu yıl bir çocuk doğacak, senin krallığına ve putperest dinine son verecek ve tek tanrılı dini getirecek” şeklinde yorumlar.
Bunun üzerine Nemrud, o yıl bütün hamile kadınların ve doğan çocukların öldürülmesini kararlaştırır. İbrahim"e hamile olan Nuna hamileliğini gizlemeyi başararak İbrahim"i bir mağarada gizlice doğurur . Bir rivayete göre 15 ay, diğer bir
rivayete göre 7 sene bu mağarada gizlice yaşayan İbrahim baba evine döndü. Ancak, Allah"ın bir mucizesi olarak İbrahim yaşının çok üzerinde bir delikanlı görünümünde idi. Hiç kimse O"nun Nemrud"un çocukları öldürdüğü yıllarda doğmuş olabileceğini düşünmüyordu.
Politeist inanca sahip Babillerde gök cisimlerinin tanrısal gücü olduğuna inanılıyor ve gök cisimlerini sembolize eden insan şeklindeki heykellere tapılıyordu. İbrahim, Nemrud ve halkının taptığı putlarla bakarak “Ey kavmim, bu gördükleriniz ve taptığınız putlar hep yok olan varlıklardır. Ben bunlara Allah diyemem. Allah; yerleri, gökleri ve kainatta var olan her şeyi yaratandır” diyerek insanları gerçek Allah"a ibadet etmeye çağırdı. Putları kırıp parçalamaya başladı. 1993 yılında Balıklıgöl çevre düzenleme projesi hafriyatında bulunan ve Urfa Müzesi"ne götürelen gözleri obsidiyenli kalker heykelin o döneme ait bir tanrı heykeli olduğu tahmin edilmektedir . Bunun üzerine Kral Nemrud İbrahim"i yakalatarak bugünkü Şanlıurfa Kalesi"nin bulunduğu tepeden aşağıda yaktırdığı büyük ateşe attı. O sırada Allah Tarafından ateşe “Ey ateş , İbrahim"e karşı serin ve selamet ol” emri verildi. Bunun üzerine ateş su (Halil-ür Rahman Gölü-Balıklıgöl), odunlar da balık oldu. Hz.İbrahim salimen bir gül bahçesinin içersine düştü. Allah sevgili kulu ve peygamberi Hz.İbrahim"i bir mucize olarak korumuş ve yakmamıştı .
Rivayete göre Nemrud"un kızı Zeliha"da İbrahim"e inandığı için kendini O"nun peşinden ateşe attı ve düştüğü yerde “Ayn-ı Zeliha” gölü oluştu .
Hz. İbrahim"in doğduğu mağara, O"nun ve Zeliha"nın düştüğü yerde oluşan Halil-ür Rahman (Balıklıgöl) ve Aynzeliha gölleri şehir merkezinde olup her yıl onbinlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilmektedir. Her iki göldeki balıklar kutsal kabul edildiğinden yenilmemekte ve korunmaktadır.
Misafirleri çok seven ve misafirsiz sofraya oturmayan Hz.İbrahim"in bu özelliği adeta günümüzdeki Urfalılara da yansımıştır. Zira, Urfalılar misafir ve ikram sevme özellikleriyle turistlerin büyük ölçüde takdirini kazanmışlardır.
Hz.İbrahim Urfa"dan Hicaz"a giderken bir süre Harran"da kalmış, bu nedenle Harran"a “Hz.İbrahim"in şehri” denilmektedir. Bazı tarihi kaynaklar Harran"da İbrahim Peygamber"in evinin ve mescidinin bulunduğunu, O"nun otururken yaslandığı bir taşın mevcut olduğunu yazmaktadır.
Hz.İbrahim birinci evliliğini Sara ile Akçakale ilçesi yakınlarındaki su kaynağında yapmış ve bu evlilikten İshak adında bir oğlu olmuştur. Bu nedenle günümüzde bu su kaynağına “Düğün Gözü-Düğün Pınarı” anlamına gelen Ayn El-Arus denilmektedir. İkinci evliliğini Hacer ile yapan Hz. İbrahim"in bu evlilikten de İsmail adında bir erkek çocuğu olmuştur. Hz. İshak"ın soyundan Hz.Yakub ve İsrailoğullarına gönderilen bir çok peygamber (Hz.Yusuf, Hz.Musa, Hz.Harun) gelmiştir. Hz.Hacer"den doğan Hz.İsmail"in soyundan ise İslam peygamberi Hz.Muhammed (a.s.) gelmiştir. Bunun içindir ki Hz.İbrahim peygamberlerin atası olarak bilinmektedir.