Dünyada bir milyondan fazla kişinin lenfoma ile yaşadığını belirten Terzi, "Her gün ortalama bin kişi lenfoma tanısı almaktadır. Başlıca Hodgkin ve Hodgkin-dışı lenfoma olarak iki gruba ayrılan lenfomaların 60’tan fazla alt tipi vardır. Her alt tip farklı kliniğe farklı şikâyetlerle başvurur ve tedavileri de farklılık gösterir" dedi.
Lenfomanın çocukluk çağında en sık 5-10 yaş arasında görüldüğünü vurgulayan Terzi, "Hodgkin lenfoma erkeklerde daha sık görülürken, özellikle 15-34 yaş aralığı ile 55 yaş ve üzeri grupta daha yaygındır. Hodgkin dışı lenfomaların görülme sıklığı ise yaşla birlikte artmaktadır" ifadelerini kullandı.
Lenfomanın belirtilerine değinen Terzi, "Hastalığın en önemli belirtisi lenf bezlerinde büyümedir. Bu büyümeler boyunda, koltuk altında veya kasıkta fark edilebilir. Büyüyen lenf bezleri genellikle ağrısızdır ancak zamanla boyut ve sayı olarak artabilir. Diğer belirtiler arasında ateş, kilo kaybı ve gece terlemesi yer alır. Halsizlik, kaşıntı, baş ağrısı ve nefes darlığı gibi semptomlar da eşlik edebilir. Bu şikâyetleri yaşayan kişilerin doktora başvurması önemlidir" dedi.
Lenfomanın ortaya çıkış sebeplerinin tam olarak bilinmediğini ve erkeklerde daha sık görüldüğünü belirten Terzi, tanının hastalıklı dokunun patolojik incelemesiyle konulduğunu kaydetti.
Tedavi konusunda umut verici bilgiler paylaşan Terzi, "Lenfoma, modern kemoterapi, radyoterapi ve kök hücre nakli sayesinde günümüzde tedavi edilebilir kanserler arasında yer alıyor. Hedefe yönelik akıllı moleküller ile lenfomalar daha az yan etki ile daha başarılı yönetilebiliyor. Belirttiğimiz semptomlardan herhangi biri olan kişiler kontrol amaçlı polikliniklerimize başvurmalıdır" ifadelerini kullandı.





