Rize'de Depreme En Dayanıksız İlçeler Belirlendi: Risk Haritası Gün Yüzüne Çıktı

Doğu Karadeniz’in eşsiz doğasına sahip illerinden biri olan Rize, son dönemlerde yapılan zemin analizleri ve yapı stoklarına ilişkin değerlendirmeler sonucunda deprem riskine karşı dikkat çeken ilçeleriyle gündemde. Uzmanlar tarafından yürütülen çalışmalar, bazı ilçelerdeki yapılaşmaların ve zeminin depreme karşı daha savunmasız olduğunu gözler önüne serdi. Karadeniz’in bu yeşil şehri için uyarı niteliği taşıyan değerlendirmeler, özellikle kentsel dönüşüm ihtiyacını bir kez daha hatırlattı.

Zemin Yapısı Rize'de Belirleyici Rol Oynuyor

Rize’nin coğrafi yapısı, heyelan ve toprak kaymaları kadar deprem açısından da çeşitli riskleri beraberinde getiriyor. Özellikle vadi tabanlarında, dolgu alanlarında ve dere yataklarına yakın bölgelerde yer alan ilçeler, sarsıntılara karşı daha savunmasız durumda. Bu tür alanlarda yerleşim yerlerinin plansız olarak gelişmiş olması, yapıların temel sağlamlığını olumsuz etkiliyor. Yapılan teknik değerlendirmelerde, zemin etüdü yapılmadan inşa edilen binaların sayısı dikkat çekici boyutlara ulaşmış durumda.

Fındıklı ve Ardeşen En Riskli İlçeler Arasında Gösterildi

Rize’de yapılan son analizlere göre, Fındıklı ve Ardeşen ilçeleri depreme karşı en riskli bölgeler arasında yer alıyor. Fındıklı’da deniz kenarına yakın ve dolgu zemin üzerinde inşa edilmiş çok sayıda bina bulunuyor. Ardeşen'de ise hızlı nüfus artışıyla birlikte kontrolsüz yapılaşmanın artması, deprem anında ciddi tehlike oluşturabilecek koşulları beraberinde getiriyor. Bu iki ilçede yaşayan vatandaşlar için kentsel dönüşüm projelerinin acil bir ihtiyaç haline geldiği vurgulanıyor.

Pazar ve Çayeli'de Eski Yapılar Endişe Yaratıyor

Rize’nin sahil ilçelerinden olan Pazar ve Çayeli, şehir merkezine olan yakınlıkları nedeniyle kalabalık nüfuslara ev sahipliği yapıyor. Ancak bu ilçelerdeki birçok yapı, 1999 deprem yönetmeliğinden önce inşa edilmiş durumda. Bu da özellikle çok katlı binalarda ciddi riskler doğuruyor. Uzmanlar, bu bölgelerde yer alan eski yapılar için güçlendirme veya yeniden inşa gibi müdahalelerin şart olduğunu belirtiyor.

İkizdere ve Güneysu’da Dağlık Araziler Farklı Bir Risk Taşıyor

İkizdere ve Güneysu gibi daha iç bölgelerde yer alan ilçeler, dağlık arazi yapısı nedeniyle farklı bir tehlike profili oluşturuyor. Bu tür alanlarda yapıların eğimli arazilere kurulması, hem deprem hem de toprak kayması açısından ciddi riskler barındırıyor. Özellikle İkizdere’de kırsal alanda yaşayan halkın çoğu, mühendislik hizmeti alınmadan yapılmış konutlarda oturuyor. Bu da sarsıntı anında yapıların direncini oldukça azaltıyor.

Rize'de Kentsel Dönüşüm Hayati Önem Taşıyor

Ortaya çıkan tablo, Rize için kentsel dönüşüm projelerinin ne kadar elzem olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Belediye ve il özel idaresi tarafından yürütülen bazı pilot projeler, yüksek risk taşıyan bölgelerde umut vaat etse de, kapsamlı bir dönüşüm sürecinin başlatılması gerektiği belirtiliyor. Yapıların depreme dayanıklılık testinden geçirilmesi ve riskli yapıların hızla yıkılarak yenilenmesi, olası bir felaketin önüne geçmek adına hayati bir adım olarak öne çıkıyor.

Vatandaşların Bilinçlenmesi Gerekiyor

Uzmanlar, yalnızca yerel yönetimlerin değil, vatandaşların da bilinçlenmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle yapı satın alırken zemin etüdü, yapı ruhsatı ve güncel denetim belgeleri gibi detaylara dikkat edilmesi gerektiği belirtiliyor. Rize gibi yağışlı, dağlık ve hareketli toprak yapısına sahip bir şehirde, yapı güvenliği bireysel kararlarla da doğrudan bağlantılı hale geliyor.

Rize'de depreme karşı alınacak önlemler hem kamu kurumlarının çalışmaları hem de halkın bilinçli davranışıyla mümkün olacak. Bugün yapılan her doğru hamle, yarının daha güvenli bir Rize’sini inşa etmenin temelini oluşturuyor.

Kaynak: Haber Merkezi