KÜLTÜR SANAT

Suruç Nar festivalinde binlerce kişi coştu

Abone Ol

Suruç Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Tarık Açıkgöz festivalde yaptığı konuşmada, festivale gösterilen yoğun ilgi ve alakadan dolayı katılımcılara teşekkür ettiğini belirten Açıkgöz;  2.Geleneksel Suruç Nar Festivalinin Suruç ilçesinin tanıtımına büyük katkı sunacağı belirterek  Bu tür festivaller gerek Suruç ilçesinin gerekse de Şanlıurfa"nın tanıtımında önemli rol oynuyor. 102 bin nüfusuyla büyük bir potansiyele sahip olan Suruç ilçesinde Birlik ve beraberliğimizin pekişmesi anlamında bu tür etkinlikler büyük önem veriyoruz.dedi.

 

            Suruç ve Şanlıurfa"nın çeşitli ilçelerinden gelenlerin katılımı ile Suruç narı hasadıyla başlayan festival kapsamında daha sonra ilçe girişinden Suruç Belediyesine kadar kortej yürüyüşü gerçekleştirildi. Suruç Yarış Atlarının da yer aldığı yürüyüşte yöresel kıyafetli kadınlar hasatta toplanan narları sepetlerle taşıdı. Yürüyüş sonunda katılımcılara yöreye özgü yemekler ikram edildi.

 

Festivalde nar konulu konuşmalar, Nar bahçesi yarışmaları yapılarak en güzel nar bahçesi seçimi, En güzel nar yarışması, nar güzeli, nar eşkisi yarışması, nar fotoğraf yarışması, nar yeme yarışması, halat çekme, çuval giyme ve nar kostümlü animasyon gösterileri ve halk oyunları gösterileri ile şarkıcılar Selçuk Balcı, Ömür Gedik ve Latif Doğan da sahne aldı.

Suruç Nar festivali Suruç ilçesine özgü olan Suruç Narı"nın hak ettiği değere kavuşabilmesi amacıyla 31 Ekim 20017 tarihinde İçişleri Bakanlığınca Şanlıurfa'nın Suruç Belediye Başkanlığına kayyum olarak atanın Suruç Kaymakamlığınca başlatıldı. TRT Kurdi Televizyonu tarafından canlı olarak yayınlandı.

 

Bu yıl yapılan 2.Geleneksel Suruç Nar Festivaline Şanlıurfa"nın uydu kanallarından canlı olarak yayınlandı. Yerel ve ulusal kanallarda geniş yer verdi.

 

Suruç ilçesinin terör, arazi kavgaları ve kan davaları ile anılmaması için Suruç Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Tarık Açıkgöz"un çalışmaları ile festivallerle anılmaya başladı. Suruç ilçesinde huzur ve güvenliğin olması, halk ile devletin bütünleşmesinin sağlanması dikkat çekiyor. Suruç ilçesinde gençlere, kadınlara yönelik çalışmaların da yapılması gelecek kuşakların devlet-halk bütünleşmesinin temelini oluşturuyor.

Festivale Şanlıurfa AK Parti Milletvekili ve MKYK Üyesi İbrahim Halil Yıldız, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nihat Kılıç, Şehit Aileleri Derneği Başkanı Mehmet Yavuz,

 

ŞANLIURFA İLİNİN NAR POTANSİYELİ

Iğdır Üniversitesince yapılan araştırmalarda; Şanlıurfa"nın iklim özellikleri incelendiğinde, nar yetiştiriciliğine uygun bir il olduğu görülmektedir. Bu bağlamda, Şanlıurfa"da 3 merkez ilçe ve 10 diğer ilçeler olmak üzere toplam 13 ilçe bulunmakta  olup, bunların tümünde nar yetiştiriciliği yapıldığı görülmektedir.  2015 yılında toplam 9.261 ton nar üretimi gerçekleşmiş olup, en fazla üretim Bozova ilçesinde (2.084 ton), daha sonra sırasıyla Karaköprü (2.040 ton), Siverek (995 ton), Birecik (869 ton), Harran (721), Hilvan (658 ton), Ceylanpınar (597 ton), Suruç (316 ton), Haliliye (306 ton), Eyyübiye (248 ton), Akçakale (227 ton), Halfeti (110 tonve Viranşehir (90 ton) ilçesinden karşılanmıştır. İlde ağaç başına ortalama nar verimi 12 kg olup, bu değer hem Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve hem de Türkiye ortalamasının oldukça altındadır. Bunun en büyük nedenin nar yetiştiriciliğinin bilinçsizce yapılmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Şanlıurfa"da toplam nar ağaç sayısı 1.120.672 adet olup bunun 791.282 adeti meyve veren yaşta, 329.390 adeti ise meyve vermeyen yaştaki ağaçlardan oluşmakta olup, nar yetiştiriciliği gittikçe yaygınlaşmaktadır. Ağaç başına verimin arttırılması için bakım ve kültürel işlemlerin bilinçli yapılması, yöreye uyumlu çeşitlerle yetiştiriciliğin yapılması gerekmektedir Bu yapıldığı takdirde özellikle nar yetiştiriciliği yapılan ilçelerdeki yöre halkı ve ülkemizin milli ekonomisine katkı sağlanacaktır.

2017 yılında üretim 950 tona yükseldi.

2015 yılında ürütim az iken Suruç Ovası'nı sulamaya başlamasıyla Narın  tekrar eski önemini kazanmaya başladı. 2017 yılında; yaklaşık 775 dekarlık alanda 47 bin civarında ağaç bu ağaçlardan ortalama 950 ton verim alındı. Suruç Narının kendine has bir lezzeti olduğunu ve bir buçuk kiloya kadar çıkıyor. Rekoltenin bu yıl daha da artması bekleniyor.

 

SURUÇ TARİHİ

Suruç, M.S.1095'te Artuk Oğulları'ndan Sokman'ın eline geçmiş ise de, 6 yıl sonra Urfa Kontu I.Bolvadin'in egemenliği altına girmiştir. M.S. 1090'da Urfa Haçlı Kontu'na (Kudüs Krallığı'na) bağlanmıştır. İmadüddin Zengi, 1127 yılında Suruç'u, haçlılardan geri almıştır. Kaynaklarda SERUĞ diye geçen bu şehrin İbrahim Peygamber ile çok yakın ilişkisi vardır. İbrahim Peygamberin babası Azer, dedesi Nahor'un babası SERUĞ' dur. Tarihte adı SERUĞ olan bu ilçemiz ile İbrahim Peygamberin atası SERUĞ aynı adı taşımaktadır. SERUÇ, bu ilçenin asıl adıdır. Bu yöre, eskiden beri cins at yetiştiriciliği ile meşhurdur. Atların eğeri ile uğraşan ve imal eden kişilere 'Saraç' denilmektedir. Suruç bu kelimenin çoğulu olup, İlçenin isminin bu kelimeden geldiği tahmin edilmekte; Saraçlar anlamında, Suruç olarak söylene gelmektedir.

M.Ö. Asya'dan göç eden Sümerler, Mezopotomya'da medeniyet kurmuşlardır. Sümerler ve Akad Türkleri, Saruğ Ova'sında Suruç ilçesini BATNA ismi ile anmışlardır. Daha sonra İskit ve Asurlular, Sümerler ve Akadlar'ı ortadan kaldırarak, Suruç'u, 'Tepartip' adıyla Birecik İlçesi'ne bağlamışlardır. Sümerler Mezopotamya'da hakimiyetlerini sürdürürken, Mısır'a akın eden Kiksos Türkleri geçici bir zaman için buraya yerleşmişlerdir. Roma İmparatoru Büyük Konstantine M.S.35. yılında öteki ilçelerle birlikte Suruç'u da Şanlıurfa (Rüha) İline bağlamıştır. Aradan hayli zaman geçtikten sonra Suruç, bu defa da Kudüs Krallığı'na bağlanmıştır. Tarihi eski çağlardan beri bilinen Suruç İlçesi'ni, Romalılardan, İyat Bin Ganem, barış yoluyla almış ve Abbasilere bağlamıştır (M.S.639). O zaman Suruç, Urfa'dan ayrı bir ilçe olduğu için, Urfa'daki Türk Kavimleri, Araplara karşı gelerek Suruç'u Abbasilerin elinden kurtarmışlardır.

Çok eski olan bu şehrin yakınında, siyah taş üzerine yapılmış 1 metre eninde, 2 m uzunluğunda 2 adet aslan heykeli bulunmaktadır. Heykellerin bugün bulunduğu yer, Suruç'a 15 km uzaklıkta olan ve halen Suriye Sınırları içerisinde kalan Rıslantaş Köyü'dür. Ziyaret Köyü'nde meftun bulunan Şeyh Mesleme Bin Name Hicri 466 yılında Suruç'u, haçlılardan kurtarmıştır.

Suruç, Timur'un istilasına da uğramıştır. Bölge halkı, istilaya karşı koyduğundan burası Moğollarca yakılıp yıkılmıştır. Kudüs Seferi'ne çıkan Yavuz Sultan Selim 1517 yılında, Suruç'u Osmanlı topraklarına katmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Halep Vilayeti'nin Urfa Sancağı'na bağlı bir kasaba durumunda olan Suruç, 1918'de İngilizlerin, 1919'da da Fransızların istilasına uğramıştır. Fakat, Suruç'un şanlı halkı, büyük bir milli mücadele örneği göstererek tarihi şehrini 11 Nisan 1923'te düşmandan kurtarmıştır.