Kış aylarının etkisini göstermesiyle birlikte Türkiye’nin doğu ve iç kesimlerinde hava sıcaklıkları sıfırın çok altına indi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, özellikle yüksek rakımlı illerde termometreler eksi 30 dereceye kadar düşerken, birçok bölgede yaşam neredeyse durma noktasına geldi. Kar, buzlanma ve tipinin etkili olduğu bu şehirlerde vatandaşlar, zorlu kış şartlarına alışkın olsalar da her yıl aynı güçlükleri yaşamaya devam ediyor.
Ağrı: Türkiye’nin En Soğuk Noktası
Doğu Anadolu Bölgesi’nin en yüksek rakımlı illerinden biri olan Ağrı, her yıl olduğu gibi bu kış da Türkiye’nin en soğuk şehirleri arasında zirvede yer aldı. Özellikle Doğubayazıt, Eleşkirt ve Patnos ilçelerinde gece sıcaklıkları eksi 30 dereceye kadar düşebiliyor.
Kentin geniş ovalarında biriken soğuk hava, günlerce kalıcı bir don tabakası oluşturuyor. Bu durum, hem ulaşımı hem de günlük yaşamı olumsuz etkiliyor. Sabah saatlerinde araç camları buzla kaplanırken, evlerin su tesisatları sık sık donma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Halk, bu sert iklim koşullarına karşı soba, kömür ve yakacak stoğu yaparak hazırlanıyor. Ağrı’da kış ayları yalnızca bir mevsim değil, adeta yaşam biçimi haline gelmiş durumda.
Kars ve Ardahan: Beyaz Sessizliğin Başkenti
Kars ve Ardahan, Türkiye’nin “beyaz şehirleri” olarak bilinir. Kış aylarında karın metrelerce yükseldiği bu iller, doğa fotoğrafçılarının ve kış turizmi tutkunlarının uğrak noktası haline geliyor. Ancak bu güzelliğin bir de zorlu yüzü var.
Ardahan’da hava sıcaklığı zaman zaman eksi 35 dereceye kadar gerileyebiliyor. Göle ve Hanak gibi ilçelerde sabahları nefes dahi almak güçleşiyor. Kars’ta ise Sarıkamış Kayak Merkezi çevresinde kar kalınlığı 2 metreye ulaşırken, şehir merkezinde uzun süreli buzlanmalar görülüyor. Buna rağmen bölge halkı, bu sert doğa koşullarını yaşamın doğal bir parçası olarak görüyor.
Karslılar, donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak turları düzenleyerek bu soğuk havayı adeta bir turizm fırsatına dönüştürmüş durumda. Bu yönüyle şehir, hem donan hem de yaşayan bir doğa harikası olarak öne çıkıyor.
Erzurum: Dondurucu Soğuğun Başkenti
Erzurum, Türkiye’de “soğuğun sembolü” olarak anılıyor. Ortalama kış sıcaklıkları eksi 15 ila eksi 25 derece arasında değişen şehir, Aralık’tan Mart ayına kadar buz gibi bir havanın etkisinde kalıyor. Şehrin yüksek rakımı, karasal iklimin etkisini daha da artırıyor.
Erzurum’da evlerin çatıları kış boyunca kalın kar tabakalarıyla kaplanıyor. Şehirde gündelik yaşamda en önemli ihtiyaçlardan biri soba ve kömür oluyor. Buna rağmen halk, kış mevsiminin güzelliklerinden yararlanmayı da ihmal etmiyor. Palandöken Kayak Merkezi, her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor.
Bununla birlikte, gece sıcaklıklarının eksi 30 dereceye yaklaştığı bazı bölgelerde don nedeniyle su sayaçlarının patlaması ve araç akülerinin çalışmaması sıkça yaşanıyor. Erzurum’da kış, hem dayanıklılığın hem de sabrın bir sınavı gibi yaşanıyor.
Bitlis ve Hakkâri: Doğunun Sert Kışla Mücadelesi
Türkiye’nin doğusundaki dağlık yapısıyla bilinen Bitlis ve Hakkâri, sert kış mevsiminin en ağır geçtiği şehirler arasında yer alıyor. Özellikle Bitlis’in Tatvan ve Mutki ilçelerinde kar kalınlığı 3 metreyi bulabiliyor. Karayollarında ekiplerin yoğun çalışmasına rağmen, ulaşım sık sık aksıyor.
Hakkâri’de ise yüksek kesimlerde köy yolları haftalarca kapalı kalabiliyor. Bölge halkı, bu şartlara alışkın olduğu için kış hazırlıklarını yaz aylarından tamamlıyor. Odun, kömür ve yiyecek stokları yapılırken, hayvancılıkla uğraşanlar için en zorlu dönem de bu aylarda başlıyor.
Her iki şehirde de çocuklar karla kaplı yollarda okula yürüyerek gidiyor, ancak buna rağmen bölge insanı kışın tüm zorluklarına rağmen doğayla uyum içinde yaşamayı sürdürüyor.
Türkiye’de Kışın En Sert Geçtiği Bölgeler
Meteoroloji verilerine göre Türkiye’de kışın en düşük sıcaklıklar genellikle Doğu Anadolu Bölgesi’nde ölçülüyor. Erzurum, Kars, Ağrı ve Ardahan gibi illerde ortalama sıcaklıklar eksi 15 derece civarındayken, zaman zaman ekstrem koşullarda eksi 35 derecenin altına inilebiliyor.
İç Anadolu Bölgesi’nin yüksek kesimlerinde yer alan Sivas ve Yozgat gibi şehirler de zaman zaman bu sert iklimin etkisi altına giriyor. Kışın uzun sürdüğü bu bölgelerde, doğalgaz kullanımı artıyor ve yaşam temposu yavaşlıyor.
Türkiye’nin en soğuk şehirleri, kışın zorlayıcı koşullarına rağmen eşsiz bir doğal güzelliğe sahip. Donmuş göller, karla kaplı dağlar ve sessiz sokaklar, bu şehirleri hem zorlu hem de büyüleyici hale getiriyor. Her yıl yeniden yaşanan bu “beyaz mücadele”, Türkiye’nin iklimsel çeşitliliğinin en çarpıcı örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım




