İbrahim Halil G.(38) bir yıl önce Balıklıgöl Devlet Hastanesinde bel fıtığı ameliyatı oldu Hayatı karardı.

Parçanın çıkarılması için yapılan ikinci ameliyatın ardından taburcu edilen İbrahim H.G aylardır yatağa mahkum kaldığını söyleyerek doktoru suçladı. Doktor Bahattin Çelik ise olayı doğrulayıp hastanın erken ayağa kalktığı için iyileşemediğini, ameliyat malzemelerinin çok eski olduğu için kırıldığını söyleyip hastane yönetimini suçladı.

Bağlarbaşı Mahallesinde oto yıkamacılık yapan 4 çocuk babası İbrahim Halil G. geçen yıl 22 Ocakta bel rahatsızlığı şikayetiyle Balıklıgöl Devlet Hastanesine gitti. Burada yapılan muayenesinin ardından bel fıtığı teşhisi konularak ameliyat olması gerektiği söylendi. Ameliyatı onaylamasının ardından adı geçen  Dr. B.Ç  tarafından ameliyata alındı.

AMELİYATTA SIRTINDA PARÇA KALDI

Ameliyat sırasında tıp dilinde Disk forsepssi adı verilen cımbıza benzeyen metal, ameliyat malzemesinin 3 milimetrelik bir ucu kırılarak, İbrahim Halil G.nin  omurilik sinir kanalının içine düştü. Doktor Ç., kırılan aleti sinirlerine zarar vermeden çıkarmak için verdiği uğraşlardan sonuç alamayınca, ameliyattan çıkan İbrahim Halil Ge  durumu anlattı. Dr. Ç.bir gün sonra aşırı kanamadan dolayı ikinci kez hastayı ameliyat masasına alarak operasyon yaptı. İki gün içerisinde iki ameliyat geçiren ve sırtındaki metal parça çıkarılamayan hasta  bir süre hastanede tutulduktan sonra taburcu edildi.

9 AYDIR YATIYORUM

Taburcu edildikten sonra bir ay evde yattığını ve ardından işe başlamasına rağmen, bir süre sonra sırt ağrılarının arttığını ve 9 aydır yatağa mahkum kaldığını söyleyen İbrahim Halil G.çalışamaz durumda olduğunu söyledi. Doktor ihmali ile hayatının karardığını, dava açmak için avukat tutacak parasının bile olmadığını söyleyen hasta yaşadıklarını şöyle anlattı:

Bel damarlarımda ara sırada ağrı vardı. Doktora gittim ve bana bel damarlarımda yırtılma olduğunu söylediler. Daha sonra Doktor B.Çnin yanına gittim. Bana, fıtık nedeniyle acilen ameliyat olmamın gerektiğini söyledi. Ben de kabul ettim ve ameliyat masasına yattım. Ameliyatta sırtımda bir parça kırılmış ve ikinci gün tekrar ameliyat oldum. Ama bu parçayı bir türlü çıkaramadılar. Bel kemiğim ile kalça kemiğinin bulunduğu alanda iyice zedelenme oldu. Ameliyatların ardından doktor beni taburcu etti ve Merak etme, bu küçük parça sana zarar vermez. Çıkartmaya kalkarsak hayati tehlike oluşturabilir dedi. Doktor, yaralarımın bir ayda kapanacağını ve bir ay sonra normal yaşantıma döneceğimi söyledi. Bir ay sonra işe başladım. Ama bir süre sonra yerimden kalkamaz oldum. Yaşadığım rahatsızlık nedeniyle ikinci kez doktorun yanına gittim ama bir sonuç alamadım. Bana iş göremez raporu bile vermedi. 9 aydır hasta yatağına mahkum olarak yaşıyorum. Belim ve ayağım tutmuyor, çalışamıyorum. Ancak birkaç dakika ayakta kalabiliyorum. Avukatta gittim ama para isteyince dava da açamadım. Perişan bir vaziyette ortada kaldım. Komşularımın yardımıyla boğazımızdan bir lokma ekmek geçiyor.

İbrahim Halil G. Dr.Ç  ve hastane hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

DOKTOR: HASTA UYARILARA KULAK ASMADI

Hastanın suçladığı Dr. B.Ç ise ameliyatı yaptığını ve operasyon sırasında parçanın kırıldığını ve bunu İbrahim Halil Ge kendisinin söylediğini ifade etti. Bazı ameliyatlarda bu tür durumlarla karşılaşıldığını belirten Dr. Ç. kendisine yönetilen suçlamaları kabul etmeyerek, hastanın önerilere kulak asmayarak, hemen işe başlamasının bu sonuçları doğurduğunu iddia etti. Ameliyat sırasında kırılan Disk forsepsin ise uzun yıllardır kullanıldığı için eskidiğini ve bundan dolayı kırıldığını söyleyen Ç. şöyle konuştu: Hasta bize 22 Ocak 2010 tarihinde müracaat etti ve kendisine bel fıtığı tanısı koyduk. Hastayı onayının ardından ameliyatta aldık ve operasyon sırasında iki kemik arasında disk forseps kırıldı. Biz bu durumu hastadan gizlemeyerek, ona söyleyip ardından resmi kayıtlara da disk forsepsin kırıldığını yazdık. Yaklaşık 3 milimetrelik parçanın alınmasının mümkün olmayınca, bu durumu da kendisine anlattık. Kırılan ve hastanın sırtında kalan parçanın omuriliğe zarar vermemesi için ameliyatı sonlandırdık. Ameliyat sırasında kırılan parça, hastaya kesinlikle zarar vermedi. Hasta bizim önerilerimize kulak asmayarak, erken işe başlaması nedeniyle bel ağrıları devam etmiş olabilir. Kesinlikle sinir tahribatı yoktu. Ameliyatta kullanılan aletler ise uzun yıllardır kullanıldığı için bazen kırılmalar meydana geliyor.(UrfaHA)

Editör: Yusuf Güler