Bakan Yumaklı, Antalya’da gazetecilerle bir araya geldi. Gazetecilere açıklamalarda bulunup soruları cevaplandıran Yumaklı, Türkiye’nin 2028’e kadarki hayvancılık yol haritasını yakın zamanda paylaşacaklarının bilgisini verdi.
Yeni sistemde ihtiyaç duyulan kadar eti devletin Et Süt Kurumu aracılığıyla hiç aracı kullanmadan getireceğini dile getiren Bakan Yumaklı, "Ama en önemli hedefimiz nihayetinde bu ithalatı sonuçlandırmak, bitirmek olacak. Bir daha ithalat olmasın. Türkiye kendi besi materyalini üretsin. Kendi besi materyalini alsın, besicileri beslesin. Sonra da tüketiciye makul fiyattan et gelsin. Bu ithalat olan kısmı aslında toplamda bizim hayvancılık politikamızın sadece bir bölümü, küçük bir bölüm. 6 tane başlığımız var bizim. Bu başlıkta hayvan hastalıklarını engellemek var. Üreticiyi güçlendirmek var. Bu işi yapacak aile işletmelerini yapısal olarak güçlendirmek var. Yani sadece 5-10 tane hayvanla bu iş olmaz. Biz onlara destek olalım. Belli bir rakama ulaşsınlar. Ve en önemlisi de Türkiye'deki hayvan verimliliğini yukarı çıkartalım. Bunu nasıl yapacaksınız? Verimsiz hayvanları elemine edeceksiniz. Yerine verimli hayvanları hem et veren hem süt veren hayvanları getireceksiniz. Bu hayvancılık politikası dediğim gibi açıkladığımızda göreceksiniz. Bu 6 başlığın en önemli kalemleri bunlar. Bunun aynısı aslında bir büyük resimde üretim planlamasında konuşuyoruz. Aynısını bitkisel üretimde de yapıyoruz. Şu anda çalışmaları devam ediyor. Onları da ayrıca açıklayacağız" ifadelerine yer verdi.
"Yanlış okundu"
Bu süreçle ilgili Hayvancılık Genel Müdürlüğü'nün bir ilan yayınladığını aktaran Bakan Yumaklı, "Dedik ki çok küçük belli bir baş altı hayvanı olanların, belli bir sayının altında olanlar çok fazla olduğu için onlardan talebi Kırmızı Et Üreticileri Birliği toplasın. Büyük işletmeler de direkt Et Süt Kurumuna başvursun. Et Süt Kurumu diyecek ki 'Benden canlı hayvan almak isteyenlere ben şu şartlarda hayvan vereceğim. Bu hayvanlar kaliteli hayvanlar olacak. Ben sana şu şartlarda bu hayvanı getireceğim. Hatta ben bunların hepsini kendim seçeceğim' diyecek. Et Süt Kurumu şöyle diyecek: 'Ben bu hayvanları orada seçerek alacağım bir. Gerekli hayvan hastalıklarıyla ilgili gerekli aşılarını yapmış olacağım, iki. Türkiye'ye getirdiğim zaman bunları size verdiğimde bu hastalıklarla ilgili bir şey çıkarsa sorumlusu benim' Çünkü 21 günlük bir karantina süresi olması gerekiyor. O 21 günlük karantina süresi içerisinde ancak sen onun yanına başka bir hasta hayvanı koyup da onu hasta edersen olmaz. Sen doğru dürüst bakmadığın için ya da o hayvanı şap olan bir hayvanın yanına koyup hayvanı şap hastası yaparsan, o bende değil. Diğer majör hastalıklarla alakalı sorumlusu benim. 21 gün sonra da al kardeşim senin. Yalnız 4 ay boyunca bunu satamazsın diyecek. Burada da istediğimiz şu. Alan başkasına o da başkasına satarak yine fiyatın içeride yükselmesini engellemek. Herkes şunu yanlış okudu. Et Süt Kurumu öncekiler gibi aracı firmalara yaptıracak sandı. Bunların hepsini kaldırdık zaten geçen sene. Şunu söylüyoruz yani. Siz besici misiniz? Evet. O zaman içeriden o besi materyalini üretenlerden gidin alın. 'Ben istediğim gibi bulamıyorum' diyorsa, 'Tamam kaç tane istiyorsun söyle bana o zaman' diyeceğiz. Diyelim ki 10 tane. Tamam ben sana 10 tane getireyim. Ama bu içeride 100 lirayken ben sana 80 liraya verip içerideki üreticimi ezdirmem. İçeride ne kadarsa ben sana o kadardan vereceğim. Yerli üreticiden almalarını istiyoruz. Yoksa başka türlü içeride bu işi yapan kalmaz, biz daha büyük miktarlarda yurt dışından ithalat yapmaya devam ederiz" dedi.
Bakan Yumaklı, gençlerin tarımsal üretimin içerisinde olmasını istediklerinin altını çizerek, aile işletmelerinin ister bitkisel, ister hayvansal olsun destekleneceğine dikkat çekti.
"Verimlilik"
Üreticinin verimsiz işletmelerini, verimli hale getirmelerini öneren Bakan Yumaklı, "Bizim onlara tavsiyelerimiz doğrultusunda gereğini yapmalarını istiyoruz. Bir bölgede yeteri kadar işletme var, birisi geldi dedi ki, “ben yeni bir işletme kuracağım.” Ona izin vermeyeceğiz. Mevcut işletmelerin kapasitelerini yükseltmeyi hedefleyeceğiz. Bütün kaynakları onlara yönlendirmiş olacağız. Özellikle gençlere, kadınlara ekstra desteklemeler olacak. Daha önce olmayan destekler. Bunların çalışmaları devam ediyor. Biz istiyoruz ki hiç problem olmasın. Baktığımız zaman hangi kriteri karşılıyorsa o kriterin karşılığı olan desteği alacak. Her bir kriterin bir karşılığı olacak. Burada istediğimiz şey 100’ün üstünde destekleme var. Bunların yönlendirici etkisi yok. Belki zamanında varmış ama şimdi yok. Biz hem bitkisel üretimi hem hayvansal üretimi yapanlar için sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz. “Evet ben bu işi yapmaya devam edeceğim” diyecek. Verimlilik bir diğer hedefimiz. Eğer bir buğday ekiyorsa dönümden 280 kilo değil de çok daha fazlasını almayı hedefleyecek. Hayvansal üretimde 24 kilogram süt değil de çok daha fazla sütü almayı hedefleyecek. Sonra o ürettiği ürünü kaliteli olarak üretecek bir üretim yapısını oluşturmaya çalışıyoruz. Buradaki amacımız üretimimizi artırmak. İçerideki ihtiyacı karşılamanın yanı sıra yurt dışına da bunların ihracatı kolaylıkla gerçekleşmiş olacak. Bazı zamanlarda tedbir amaçlı bazı ürünlerin ihracatını kayda bağlıyoruz. Bunu da yapmak istemiyoruz ama kendi tüketicimizi de korumamız lazım. O yüzden yeteri kadar ürünü üretelim, ürünümüz artsın ki ihracat dediğimizde hemen fiyatlar artmasın" açıklamasını yaptı.
"Zeytinyağında markalaşmanın önemi"
Zeytinyağı konusuna da değinen Bakan Yumaklı, İtalya ve İspanya'nın Türkiye'den dökme zeytin ithal ettiklerini belirlediklerini işaret ederek, "Türk markasıyla bir zeytinyağını göndermiyorsunuz. Dökme olarak gönderiyorsunuz. Onlar kendi markalarına şişeliyorlar. Buraya diyorlar ki İspanya'da şişelenmiştir. Senden 3 dolara alıyor. 8,5 avroya satıyor. Burada bizim 2 kaybımız var. Bir tanesi, kazanman gerekenden daha az para kazanıyorsun. İkincisi de onların pazarını kaybetmesini engelliyorsun, yardımcı oluyorsun. Markalaşmanın önemini bir kez daha görmüş olduk. Herkesin bir anda önemli markaları ortaya çıkarması mümkün değil. Ama bizim asıl istediğimiz kurumsal bir şekilde marka oluşturup dünyada “evet bu Türk markasıdır, hem de en iyisidir” dedirtmek. Bizim bu yılki tarımsal ürün ihracatımız muhtemelen 31 milyar doları olacak. Geçen sene 30 milyar dolardı. Hem kendi ihtiyacımızı gideriyoruz hem ülkedeki misafirlerin ihtiyacını gideriyoruz. Bir de üzerine 31 milyar dolar para kazanıyoruz. Bunu niye 60 milyar yapmayalım? 80 milyar yapmayalım? Kırsaldaki hayat standardını yükseltmek için diğer bakanlıklarla görüşüyoruz. Daha önceden başlatmış olduğumuz bir projemiz vardı. Deprem nedeniyle ara verdik. Her şey yoluna girince bunu mutlaka yapacağız" dedi.
EKONOMİ
Yayınlanma: 22 Ocak 2024 - 16:58
Bakan Yumaklı: "Yusufeli Barajı'nda 3. ünite bu ay içinde faal olacak"
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Yusufeli Barajı’nda son testlerin yapıldığını, elektrik üretim kısmının Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına devredilmek üzere olduğunu belirterek, "5 Ocak 2024 tarihi itibariyle doluk oranı yüzde 73'e ulaştı. 191 metre ve 1,5 milyar metreküplük su depolandı. Bugün itibariyle enerji üretimi için 3 adet türbinden ikisini faal hale getirdik. 3 üniteden son ünitenin de ocak ayı içinde faal hale getirmeyi hedefliyoruz.
EKONOMİ
22 Ocak 2024 - 16:58
İlginizi Çekebilir