Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Yozgat’ta partisinin Şefaatli
İlçe Danışma Meclis Toplantısına katıldı. Bozdağ burada yaptığı konuşmada
Türkiye’de birçok yasağı kaldırdıklarını hatırlatarak, “Zaman zaman
özgürlükten, başka başka şeylerden bahsediyor insanlar. Türkiye’de pek çok
yasakları kaldırdığımız gibi başka da yasakları kaldırmaya devam ettik. Ve nice
yasağı kaldırdık. Ama bakın son günlerde Kayseri’de bir fabrikada, askeri bir
fabrikada biri çıkmış, buraya başörtülü, çember sakallı, pardösülü olanlar
giremez diye kendince yazı yazıyor. İstanbul’da bir okula başörtülü gelen
stajyeri bu okula kabul edemeyiz diyen bir başkası daha çıkıyor. Ne zaman
çıkıyor? AK Parti iktidardayken çıkıyor. Şu cürete bak. Biz yasakları
kaldırmışız. Hiç kimse eğitim, öğretim hakkından yoksun bırakılamaz diyen
anayasa hükmüne hayat vermişiz. ‘Herkes kanunun önünde eşittir’ ilkesini tam
hayata geçirmişiz. Her tür kamu hizmetlerine girme hakkına, çalışma ve sözleşme
hürriyetine sahipken anayasamıza göre. Ve görevin gerektirdiği niteliklerden
başka çalışmak için hiçbir nitelik aranmaz derken birileri kalkıp buradan
kendine güç vehmedip anayasayı da yasalarımızı da ayaklar altına alan,
tanımayan adımlar atıyorlar. Şimdi yapıyorlar bunu. Tayyip Bey’in Cumhurbaşkanı
olduğu, Cumhur İttifakı’nın iktidar olduğu dönemde. Allah muhafaza bir de
bunların imkanı olsa kim bilir neler yapacaklar. Bakın buradan çok net
söylüyorum. Eğitim ve öğretim hakkının kullanılmasını anayasa ve yasalara
aykırı şekilde hiç kimse engelleyemez. Çünkü cebir veya tehdit kullanarak ya da
hukuka aykırı başka bir davranışla devletçe kurulan veya kamu kurumlarının
verdiği izne dayalı olarak yürütülen her türlü eğitim ve öğretim
faaliyetleridir. Kişinin eğitim ve öğretim hakkını kullanmasının, eğitim ve
öğretim kurumlarına ve müştemilatına girmesinin ve orada kalmasını engellemek
bizim Ceza Kanunu’muzda 2 yıldan 3-5 yıla kadar hapis cezasıyla
cezalandırılmaktadır. Aynı şekilde cebir ya da tehdit kullanarak ya da hukuka
aykırı başka bir davranışla bir kimsenin inanç, düşünce veya kanaatlerinden
kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale eden veya bunları
değiştirmeye zorlayan fiilleri yapmak da suçtur, nu yapan da izim ceza
hukukumuza göre cezai müeyyide ile karşı karşıya kalır.
Hiç kimsenin anayasa ve yasaların üstünde olmadığını da ifade eden Bakan Bozdağ, “Şimdi benim inancımdan dolayı ben baş örtüyorum. Ya da inancımdan değil de düşüncemden, kanaatimden dolayı başımı örtüyorum. Yahut da başka bir sebeple başını örtüyor. Hiç kimse sen başını örtüyorsun diye ona ayrımcılık yapamaz. Ayrı bir muamele çekemez. Hem kamuda hem özel sektörde bu nefret ve ayrımcılık suçunu oluşturur ve ceza kanunu bakımından da yaptırma tabidir. Hiç kimse anayasa ve yasaların üstünde değildir. Kim ki anayasalıyı ve yasaları çiğnerse o zaman daima karşısında anayasayı, yasayı bulur. Bizim dönemimizde bu ilkel anlayışı hayata geçirmek isteyen çağdaş yobazlara asla geçit verilmedi. Bundan sonra da verilmeyecektir. Hiç kimsenin bundan endişesi olmasın. Başkalarının yaşam tarzına müdahale etmeyi başkalarının kanaatlerine, inançlarına, düşüncelerine müdahale etmeyi çağdaşlık zannetmek, ilkelliğin buradaki vasfını yok etmez. Bunun çağdaşlıkla alakası yok. İnsanların tercihlerine, insanların inanç hürriyetine, din ve vicdan hürriyetine, çalışma hak ve hürriyetine, eğitim hak ve hürriyetine saygı duymayanların kalkıp biz de özgürlükçüyüz. Biz demokratız demeleri kocaman bir yalandır. Madem öyleyse herkesin tercihine uygun yaşam tarzına saygı duyacaksınız. Yıllar yılı AK Parti iktidarlarını, yaşam tarzına müdahaleyle suçlayanlar oldu. Ben hep söylüyorum. Yirmi yıldır biz iktidardayız, milletin sayesinde. Kimsenin yaşam tarzına müdahale etmedik, başkalarına da müdahale ettirmedik. Biri çıksın falan yerde. Hükümet müdahale yahut da müdahale etti desin göz yumdu desin, izin verdi desin. Kimse bunu iddia da edemez, ispat da edemez. Yok böyle bir şey. Ama öte yandan yaşam tarzınıza müdahale ediliyor, iftiralarını yayanların, başkalarının inançlarına, kanaatlerine, siyasi ve felsefi düşüncelerine müdahale eden ilkel ayni bir o kadar da çağdaş yobazlık anlayışlarına da müsaade etmeyiz, etmeyeceğiz de. Herkes Hukuka uyacak anayasa ve yasalara uygun davranacak ve ona göre hareket edecektir. Aksi takdirde anayasa ve yasalarımız burada gereği neyse ona göre uygulanır. Hayat bulur.” şeklinde konuştu.