Şanlıurfa’da Hayat Pahalı mı? Geçinmek Her Geçen Gün Zorlaşıyor

Şanlıurfa’da yaşam koşulları, özellikle son yıllarda yaşanan ekonomik gelişmelerin etkisiyle vatandaşların gündeminden düşmeyen konuların başında geliyor. Artan enflasyon, yükselen kira bedelleri ve gıda fiyatlarındaki istikrarsızlık, şehirde geçim mücadelesini daha da zorlaştırdı. Kentin gelir düzeyi ile gider kalemleri arasındaki makas giderek açılırken, birçok aile geçinmenin zorluklarını her geçen gün daha yakından hissediyor.

Kira Fiyatlarındaki Artış Dar Gelirlileri Zorluyor

Şanlıurfa’da barınma ihtiyacı, son yıllarda ciddi bir ekonomik yük haline gelmiş durumda. Özellikle merkez ilçelerde kiralık daire bulmak her geçen ay daha da zorlaşırken, kiralarda görülen yüksek artışlar dar gelirli vatandaşların ev bulma ihtimalini düşürüyor. 2023 yılında 2.000 TL civarında olan ortalama kiralar, 2024 itibarıyla 4.000 TL seviyelerine kadar yükselmiş durumda. Bu yükseliş, özellikle asgari ücretle çalışanlar için kira giderinin neredeyse maaşın yarısını aşması anlamına geliyor. Ailelerin büyük bir kısmı kira yükünden kurtulmak için şehir merkezinden uzak, ulaşımı zor bölgelere taşınmak zorunda kalıyor.

Gıda Harcamaları Aile Bütçesini Aşıyor

Şanlıurfa gibi tarımsal üretimin önemli olduğu bir kentte bile gıda fiyatlarındaki artış durdurulamıyor. Özellikle temel gıda ürünlerinde yaşanan zamlar, dar gelirli ailelerin sofrasına doğrudan yansıyor. Sebze ve meyve fiyatlarındaki yükselişin yanı sıra et ve süt ürünlerinin ulaşılamaz hale gelmesi, dengeli beslenmeyi de zorlaştırıyor. Aileler, önceki yıllarda haftada birkaç kez tükettiği et ürünlerini artık ayda bir alabilir hale geldi. Aynı şekilde çocuklar için alınan süt ve süt ürünleri, artık lüks kategorisine girmiş durumda. Semt pazarları da eskisi kadar avantajlı değil. Ürün bolluğuna rağmen fiyatlar düşmüyor, hatta bazı haftalarda marketlerle yarışacak seviyeye geliyor.

Gelir Düzeyi Artmıyor, Giderler Katlanıyor

Şanlıurfa’da yaşayan vatandaşların büyük kısmı asgari ücret ya da onun biraz üstünde gelirle yaşam mücadelesi veriyor. Kamu çalışanları ve özel sektör personelinin maaşları ise artan yaşam maliyetlerinin çok gerisinde kalıyor. Elektrik, su, doğalgaz gibi temel faturalarda da ciddi artışlar söz konusu. Bu giderler, özellikle kış aylarında ev ekonomisini derinden etkiliyor. Taşıma, giyim, eğitim ve sağlık gibi diğer kalemlerde de sabit bir yükseliş grafiği izleniyor. Vatandaşın gelirinde ciddi bir artış olmamasına rağmen harcamaların sürekli yükselmesi, tasarruf yapmayı da neredeyse imkânsız hale getiriyor.

Haliliye Kaymakamı Şahin’den İlçe Jandarma Komutanlığına Ziyaret
Haliliye Kaymakamı Şahin’den İlçe Jandarma Komutanlığına Ziyaret
İçeriği Görüntüle

Sosyal Yardımlar Yetersiz Kalıyor, Umutlar Tükeniyor

Şanlıurfa’da sosyal yardımlarla geçinmeye çalışan hanelerin sayısı bir hayli fazla. Aile Destek Programı, gıda kolileri, kira yardımı gibi uygulamalar zaman zaman devreye girse de artan maliyetler karşısında bu desteklerin yeterli olmadığı görülüyor. Özellikle çocuklu ailelerde eğitim masrafları, ulaşım giderleri ve sağlık harcamaları hesap edildiğinde, sosyal yardımlar geçici bir nefes olmaktan öteye gidemiyor. İşsizlik oranının da gençler arasında yüksek seyretmesi, kentte geçim sıkıntısının bir başka boyutunu oluşturuyor. Yeni mezun gençler iş bulmakta zorlanırken, iş bulanlar da aldıkları ücretle kendi geçimlerini sağlayamıyor.

Şehirde Yaşam Standardı Düşüyor

Bir zamanlar düşük yaşam maliyeti nedeniyle göç alan Şanlıurfa, artık hayat pahalılığıyla gündeme geliyor. Vatandaşlar yalnızca barınma, beslenme ve ulaşım değil, sosyal hayat açısından da kısıtlı imkânlarla karşı karşıya. Aileler sinema, tiyatro, dışarıda yemek gibi etkinliklere bütçe ayıramıyor. Çocukların kurslara ya da özel derslere gitmesi birçok hane için mümkün değil. Bu durum, uzun vadede sosyal ve kültürel olarak da şehirdeki yaşam standardının düşmesine neden oluyor.

Şanlıurfa’da geçim sıkıntısı artık günlük yaşamın bir parçası haline gelmiş durumda. Her ne kadar çözüm arayışları devam etse de vatandaşların en büyük talebi, gelir-gider dengesinin yeniden kurulabileceği bir ekonomik iyileşme sürecinin bir an önce başlatılması.

Muhabir: Zeki Ersin Yıldırım