Türkiye’nin Orman Varlığı Her Yıl Artıyor
Türkiye, coğrafi konumu ve iklim çeşitliliği sayesinde geniş bir orman potansiyeline sahip ülkeler arasında yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’nin toplam yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30’u ormanlarla kaplı durumda. Son yıllarda yapılan ağaçlandırma çalışmaları ve doğayı koruma projeleriyle bu oran giderek artış gösteriyor.
Ülke genelinde yürütülen “Milli Ağaçlandırma Seferberliği” ve “Geleceğe Nefes” gibi kampanyalar, orman varlığını güçlendirirken, iklim değişikliğine karşı da önemli bir kalkan oluşturuyor. Türkiye’deki ormanlar yalnızca oksijen kaynağı değil, aynı zamanda su döngüsünü koruyan, erozyonu önleyen ve biyoçeşitliliği destekleyen yaşam alanları olarak büyük önem taşıyor.
Antalya: Türkiye’nin En Yeşil Kıyı Şehri
Türkiye’nin en fazla orman alanına sahip illerinin başında Antalya geliyor. Akdeniz ikliminin hâkim olduğu şehir, geniş kızılçam ormanları ve Toros Dağları’nın eteklerindeki yeşil dokusuyla dikkat çekiyor. Antalya’nın toplam orman alanı 1 milyon 200 bin hektarın üzerinde bulunuyor.
Şehir, hem kıyı kesiminde hem de iç bölgelerinde zengin bitki çeşitliliğiyle öne çıkıyor. Finike, Kumluca ve Manavgat çevresindeki ormanlık alanlar, Türkiye’nin en geniş doğal ekosistemlerinden birini oluşturuyor. Orman yangınlarına karşı alınan önlemler ve modern yangın söndürme sistemleriyle Antalya, son yıllarda çevre koruma alanında örnek şehirler arasında yer aldı.
Mersin ve Muğla: Akdeniz’in Orman Cenneti İki Komşu
Antalya’nın ardından Mersin ve Muğla, Türkiye’nin orman açısından en zengin illeri arasında yer alıyor. Mersin’deki ormanlık alanlar yaklaşık 800 bin hektarı aşarken, Muğla’da bu rakam 700 bin hektara yakın. Her iki şehir de denizle iç içe olan orman yapısıyla, doğal dengenin korunmasında önemli bir rol oynuyor.
Mersin’in Anamur ve Silifke çevresinde yer alan ormanlar, Akdeniz çamı, servi ve meşe türleriyle dolu. Muğla ise Marmaris, Fethiye ve Köyceğiz bölgelerinde yer alan sık ormanlarıyla Türkiye’nin oksijen merkezlerinden biri olarak biliniyor. Özellikle Marmaris Milli Parkı, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çeken bir doğa harikası olarak öne çıkıyor.
Kastamonu: Karadeniz’in Orman Başkenti
Türkiye’nin kuzeyinde yer alan Kastamonu, orman zenginliğiyle adeta bir doğa hazinesi konumunda. Yaklaşık 700 bin hektarlık orman alanına sahip olan şehir, yüzölçümünün yüzde 65’inden fazlasını ormanların kapladığı nadir illerden biri.
Kastamonu ormanları, meşe, kayın, gürgen ve çam türlerinden oluşan geniş bir flora barındırıyor. Ilgaz Dağı Milli Parkı ve Küre Dağları Milli Parkı, Türkiye’nin koruma altına alınan en önemli ekosistemlerinden sayılıyor. Şehir, Karadeniz’in nemli iklimi sayesinde yıl boyunca yemyeşil görünümünü koruyor. Bu durum, Kastamonu’yu sadece ekolojik değil, aynı zamanda turistik açıdan da öne çıkarıyor.
Balıkesir ve Zonguldak: Marmara ve Karadeniz’in Yeşil Sınırı
Balıkesir, hem Marmara hem Ege bölgelerini kapsayan konumuyla farklı iklim tiplerinin buluştuğu bir şehir. Bu özelliği, şehri orman çeşitliliği açısından zengin kılıyor. Balıkesir’in toplam orman alanı 600 bin hektarın üzerinde. Kazdağları çevresindeki endemik bitkiler ve oksijen seviyesi yüksek hava, bölgeyi Türkiye’nin en önemli doğal yaşam alanlarından biri haline getiriyor.
Karadeniz kıyısındaki Zonguldak da Türkiye’nin en yoğun orman dokusuna sahip illerinden biri. Şehir, toplam yüzölçümünün yaklaşık yüzde 65’inin ormanlarla kaplı olmasıyla biliniyor. Bölgedeki ormanlar, ülkenin en yüksek oksijen oranına sahip alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Bu durum, Zonguldak’ı çevre ve doğa turizmi açısından cazip bir konuma taşıyor.
Türkiye Orman Politikalarında Yeni Dönem
Son yıllarda Türkiye, orman alanlarını artırmaya yönelik stratejik planlamalarla dikkat çekiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın verilerine göre, son 20 yılda 6 milyar ağacın toprakla buluşturulduğu belirtiliyor. Ağaçlandırma projeleriyle birlikte orman köylerinde yaşayan vatandaşlara destek sağlanarak, kırsal kalkınma hedefleniyor.
Orman yangınlarına karşı kurulan yeni erken uyarı sistemleri, insansız hava araçlarıyla yapılan gözetimler ve yangınla mücadelede görevli ekiplerin modern donanımları sayesinde orman kayıplarının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Türkiye’nin orman varlığı, sadece doğal güzellik anlamında değil, sürdürülebilir yaşam ve iklim mücadelesi açısından da geleceğin en büyük güvenceleri arasında görülüyor. Her geçen yıl artan çevre bilinci ve koruma politikaları, ülkenin yeşil mirasını gelecek nesillere taşıma hedefini güçlendiriyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
