-Peygamberler şehri Şanlıurfa'nın en önemli merkezlerinden biri olan Halil-ür Rahman Gölü ve çevresi çağın gereksinimlerine uygun olarak projelendiriliyor.
-Harran tarihi kent merkezi, Bazda Mağaraları, Soğmatar, Şuayp Şehri, Karahantepe ve Sefertepe gibi tarihin akışını değiştiren merkezler destinasyona alınacak.
- Şanlıurfa"nın düşman işgalinden kurtuluş mücadelesinin izlerini her köşesinde taşıyan ve tarih boyunca birçok amaca hizmet eden bina, aslına uygun restore edilerek Kurtuluş Müzesi oluyor.
-İbrahim Tatlıses, Dünya çapında Şanlıurfa"yı tanıtan sanatçı İbrahim Tatlıses"in doğduğu kâgir ev, müzeye dönüşüyor.

Projelerin tanıtımı ve protokol imza törenine; Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, , Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş, Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat, Karaköprü Belediye Başkanı Metin Baydilli, Viranşehir Belediye Başkanı Salih Ekinci, Şanlıurfa Vali Yardımcısı Yeliz Yıldızhan , GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Mehmet Açıkgöz, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Bilici, ŞURKAV Müdürü Şükrü Üzümcü, Çevre Vakfı Müdürü Siracettin İlhan ve ilgili kamu kurum kuruluşlarının temsilcileri ile basın mensupları katıldı.
Toplantıda; Tarihi alanları modern imar planıyla yeniden şekillendirecek ve turizm destinasyonuna dâhil edecek Güney Turizmi Projesi, Halilürrahman gölü ve çevresini yeniden düzenleyen, içerisinde Şanlıurfa Tasavvuf Müzesi, Sakal-ı Şerif ve Kadem-i Şerif Salonu, Hz. İbrahim Peygamber Külliyesi ile Peygamberler ve Bilim Adamları Külliyesinin yer alacağı Halürrahman Projesi, Kurtuluş Müzesi Projesi ve İbrahim Tatlıses Müzesi Projesinin tanıtım videolarının sunulduğu toplantıda, katılımcılar projelerle ilgili görüş ve düşüncelerini dile getirdiler.
ŞANLIURFA, ÇOK DAHA FAZLA CAZİBE MERKEZİ OLMAYI BAŞARAN İLLERİN BAŞINDA GELİYOR
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin toplantıda yaptığı konuşmada “Bu potansiyelin en iyi şekilde değerlendirilmesi, tüm insanlığın hizmetine sunulmasıyla ilgili yoğun proje geliştirmemiz inancı doğrultusunda projeler hazırladık. Turizm sektöründe büyük sıkıntının yaşandığı pandemi döneminde bile Şanlıurfa, çok daha fazla cazibe merkezi olmayı başaran illerin başında geliyor. İnsanlar, Şanlıurfa"nın tarihi turistik mekânlarını ziyaret etmeye devam ettiler. 2021 yılında sadece Göbeklitepe"yi 700 bin civarında insan ziyaret etti. Önümüzdeki dönemde çok daha yoğun bir ziyaretçi akınına uğrayacağımızı değerlendiriyoruz. Bugün altına imza atacağımız projeler de gelecek insanların Şanlıurfa"daki bu büyük zenginliğe daha kolay erişebilecekleri ve ziyaret edebilecekleri hale getirecek çalışmaları içeriyor. Şehrin tarihi geçmişi ve geleceği açısından son derece önemli olan projelere ortak akılla destek veren büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile paydaş kuruluşlara teşekkür etti.
ŞANLIURFA"DA KAZILAN HER YERDEN TARİH FIŞKIRIYOR.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, Peygamberler şehri Şanlıurfa"da kazılan her yerden tarih fışkırdığını ifade eden Şanlıurfa Kalesi arkasında yapılan düzenlemelerde ortaya çıkan tarihi eserlerin de turizme kazandırılacağını , Şanlıurfa tarihiyle ilgili bugüne kadar kitaplarda ve hafızalarda olan birçok hususun, uygulanacak projelerle görsele döküleceğini dile getiren Beyazgül, “Bu çok önemli bir çalışma. Bunun, çok önemli sonuçları ortaya çıkacaktır. Görsele dökülen peygamberler ve âlimlerle ilgili çalışmanın yanında turizm destinasyonuna dâhil edilecek alanlarla Şanlıurfa hafızalara kazınacaktır. Ayrıca, turist buraya geldiğinde daha fazla kalacak ve zamanını çok daha değerli kullanacaktır. Şanlıurfa"ya büyük önem kazandıracak projelerin, şehrimize ve insanımıza hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.
Programda birer konuşma yapan Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş, Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat, Karaköprü Belediye Başkanı Metin Baydilli, Viranşehir Belediye Başkanı Salih Ekinci ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Mehmet Açıkgöz de projelerin önemine değinerek, Şanlıurfa için hayırlı olmasını dilediler.
Tanıtımı yapılan ve uygulanması için protokolü imzalanan projeler şöyle:
GÜNEY TURİZMİ PROJESİ, Medeniyetin beşiği olan Şanlıurfa"da bulunan yapılar, Şanlıurfa"nın turizmde hak ettiği yere gelmesi için büyük bir fırsat oluşturuyor. Güney turizm projesiyle tarihi alanlar modern imar planıyla yeniden şekillenecek. Proje kapsamında, Harran tarihi kent merkezi, Bazda Mağaraları, Soğmatar, Şuayp Şehri, Karahantepe ve Sefertepe gibi tarihin akışını değiştiren merkezler destinasyona alınacak.
HALİL-ÜR RAHMAN PROJESİ: Peygamberler şehri Şanlıurfa'nın en önemli merkezlerinden biri olan Halil-ür Rahman Gölü ve çevresi çağın gereksinimlerine uygun olarak projelendiriliyor. İçerisinde Şanlıurfa Tasavvuf Müzesi, Sakal-I Şerif ve Kadem-i Şerif Salonu, Hazreti İbrahim Peygamber Külliyesi ile Peygamberler ve Bilim Adamları Külliyesinin inşa edileceği projeyle, şehre gelen turistlerin konaklama sürelerini daha verimli kullanmaları, yazılı ve sözlü kültürde yaşayan değerlerin görselleştirilmesi amaçlanıyor.
KURTULUŞ MÜZESİ PROJESİ: Şanlıurfa"nın düşman işgalinden kurtuluş mücadelesinin izlerini her köşesinde taşıyan ve tarih boyunca birçok amaca hizmet eden bina, aslına uygun restore edilerek Kurtuluş Müzesi oluyor. Şanlıurfa"nın düşman işgalinden kurtuluş hareketini başlatan 12"lerin kahramanlıklarını gelecek nesillere aktarmak için teşhir, tanzim ve uygulama projesiyle şehrin yakın tarihi bu müzede canlandırılacak.
İBRAHİM TATLISES MÜZESİ; Şanlıurfa"nın bağrından yetişmiş birçok sanatçısı bulunuyor. Bunlardan biride hiç kuşkusuz İbrahim Tatlıses, Dünya çapında Şanlıurfa"yı tanıtan sanatçı İbrahim Tatlıses"in doğduğu kâgir ev, müzeye dönüşüyor. Bu projeyle, müzik şehri olan Şanlıurfa"nın değerlerinin tanıtılması, sahip çıkılması ve yaşatılması amaçlanıyor.

İbrahim Tatlıses Kimdir ?

1952 yılında yedi çocuklu fakir bir ailenin , Leyla ve ciğerci Ahmet Tatlı'nın ilk çocuğu olarak Şanlıurfa da dünyaya geldi. Doğduğunda, babası hapiste olduğu için ilk kez demir parmaklıklar arasında gördü babasını. Belirli bir zaman sonra ailesi ile birlikte İstanbul'a göç etmeye karar verir. İstanbul'a gelen Tatlıses ve Ailesi burada bulunan akrabalarının yanına yerleşir ve bir çok işlerde çalışır, 70 li yılların ortalarında inşaat işçiliği, demir ustalığı ve leblebicilik gibi işler yapan İbrahim Tatlıses, 80'lerin başında kendisini şöhret basamaklarını tırmanırken buldu. İbrahim Tatlı, İstanbul'a geldiğinde müzisyen Yılmaz Tatlıses'le tanıştı ve Tatlı olan soy ismini Yılmaz Tatlıses'in tavsiyesiyle Tatlıses olarak değiştirdi. Müzik çevrelerince çok özel kabul edilen sesi sayesinde, kısa zamanda İstanbul'da sahne almaya başladı. 1977 de "Ayağında Kundura" albümü ile müzik piyasasına giriş yapmış oldu. "Sabuha", "Dom Dom Kurşunu", "Bir Mumdur" türküleri halk tarafından çok beğenildi ve uzun yıllar popülerliğini korudu.İbrahim Tatlıses 30 haziran 1976 tarihinde dışarıdan bitirdiği ilkokul diplomasını Kilis'ten Kartalbey ilköğretim okulundan aldı. Tatlıses 1978 yılında "Ayağında Kundura" filmiyle de sinemaya girdi. 1979'da oynadığı "Kara yazma" filminde Perihan Savaş'la tanıştı. Birlikteliğin sonucunda Melek Zübeyde adında kızları olurken bu birliktelik 1983 yılındaki "Günah" filmine kadar sürdü. Zira artık Tatlıses'in yeni hayat arkadaşı Derya Tuna'yla tanıştı ve Tatlıses'in yine resmi evlilik yapmadığı bu birliktelikten de İbrahim (İdo) adında bir oğlu dünyaya geldi.Seksenli yıllarda çıkardığı "Allah Allah", "Kara Zindan", "İnsanlar" ve "Fosforlu Cevriyem" albümleriyle satış rakamları milyonları buldu.1 mayıs 1987'de kendi plak şirketi olan Tatlıses Müzik"i kurdu. Turgut Özal'ın "Madem en çok bunlar dinleniyor, TRT'ye çıkabilirler" demesiyle 1989 yılbaşı günü daha önce hiçbir albümünde okumadığı ve özel klip çektiği "Beyaz gül kırmızı gül" şarkısıyla TRT'ye ve televizyon dünyasına adımını resmen attı.Seksenli yıllarda tüm Avrupa ve Ortadoğu ülkeleri onunla tanıştı. Yunanistan'dan Suudi Arabistan'a, Almanya'dan Afganistan'a çok geniş bir coğrafyada, milyonlarca hayran edindi. Kasetleri ve posterleri bazı ülkelerde milyonlarca satarken yurtiçinde ve yurtdışında sayısız ödülün sahibi oldu.Tatlıses'in, müzik hayatındaki başarısı ve popülerliği kısa süre sonra kendisine sinema kapılarını açtı. Hayatı boyunca örnek aldığı Yılmaz Güney gibi o da çok başarılı filmlerde rol aldı. Yılmaz Güney ile diğer bir ortak noktaları, Yeşilçam'ın şöhret tacını, yakışıklı jönlerden almaları olmuştu.90 lı yıllarda olgunluk dönemini yaşayan sanatçı, artık müzik dünyasında sarsılmaz bir yere sahip olmuştu. Aynı yıllarda tarzında değişiklik yaparak arabesk müziğe geçiş yaptı. Bu yıllarda "Ah Keşkem", "İki Gözüm İki Çeşme", "Yar Diline" gibi popüler parçaların dışında kendi ürünü olan eserleri seslendirdi. 1983 yılında çıkardığı "Mega Aşk" adlı albümde Selami Şahin'e ait "Seni Sevmediğim Yalan", "Akşamdan Akşama", "İçem Diyorum", "Bu Nasıl Güzel" gibi dönemin beğeniyle dinlenen eserlerini yorumladı.Aynı albümde yer verdiği Yusuf Hayaloğlu'nun "Dağlarda Kar Olsaydım" türküsü, o dönemden günümüze kadar gelen uzunca bir süre popülerliğini koruyacaktı. 1996 da "Ben De İsterem" albümüne bulunan "Fırat" türküsüyle listelerde uzun süre kaldı. Hemen ertesi yıl "At Gitsin" albümünü piyasaya sürdü. Bu albümünde de Sezen Aksu, Kayahan gibi pop müziğin usta isimlerinden eserleri yorumladı.Talk show programları hazırladı, çeşitli sanatçıların video klip yönetmenliğini yapmanın yanısıra, siyasete de de atılma kararı aldı. Genç Parti'den 2007 seçimlerinde aday olan şarkıcı, partisi seçimi kazanamayınca meclise giremedi. Tatlıses, ticaret yaşantısında her geçen gün daha çok yol katediyor. İbrahim Tatlıses'in sahip olduğu şirketler grubu; gıda, müzik prodüksüyon, turizm, havacılık ve yayıncılık dallarında faaliyetlerini sürdürüyor.İbrahim Tatlıses , 4 Mart 2011 gecesi Maslak"ta uzun namlulu silahla açılan ateş sonucu başından yaralandı. Akabinde hastahaneye götürülen Tatlıses iki kez ameliyat edildi ve yoğun bakım ünitesine bağlandı. İki hafta boyunca yoğun bakımda kalan İbrahim Tatlıses, 28 Mart 2011 günü yoğun bakımdan çıkarıldı. Böylece hayati tehlikesi ortadan kalkmış oldu. 6 Nisan 2011 tarihi itibari ile ailesi tedavilerin Almanya'da sürdürülmesi isteği ile Tatlıses'i Almanya'ya götürmüşlerdir.Hızla iyileşen Tatlıses, 2 Haziran 2011 günü 'TC İbo' adlı özel uçak ile Türkiye"ye geri döndü ve tedavisinin süreceği Maltepe'deki Daruşşafaka Rehabilitasyon Merkezine götürüldü.

BALIKLIGÖL

Balıklıgöl, 150 metre uzunluğunda ve 30 metre genişliğindedir. Derinliği 3-5 metre civarındadır. İçinde efsanelere konu olan sazan türü balıklar bulunmaktadır. Bu balıklara halk tarafından saygı gösterilir ve yenilmez. Rivayete göre Hz. İbrahim ateşe atıldıktan sonra, bir mucize gerçekleşir ve etraf güllük gülistanlık olur. Bu mucizenin gerçekleştiği mekânın Balıklıgöl ve çevresi olduğuna inanılır. Dini bayramlar da ile Mevlit ve Kandil gecelerinde en yüksek ziyaretçi sayısına ulaşır.Balıklıgöl Platosunda Hz. İbrahim'in doğduğu mağara da bulunmaktadır. Üç semavi dinin atası olarak kabul edilen Hz.İbrahim'in doğduğu mağaranın ziyaretçisi hiç eksik olmaz. Her dinden her ülkeden ve her şehirden ziyaretçinin yılın her mevsiminde bu mağarayı ziyaret eder. Hz.İbrahim'in doğduğu mağaranın hemen yanında yaşadığı dönemin din âlimi olan Beddiüzaman Said Nursi'nin vefat ettikten sonra ilk defnedildiği mezarı da bulunmaktadır.Balıklıgöl Şanlıurfa turizminin çekim alanıdır. Halil-ür Rahman Gölü'nün hemen güneyinde, Urfa Kalesinin önünde yer almakta olup, 150 m2 alanı bulunan bir göldür. Rivayetlere göre, Hz İbrahim ateşe atıldıktan sonra, Nemrut'un kızı Zeliha da Hz. İbrahim'i çok sevdiğinden ve ona inandığından ateşe atılmasına dayanamaz, o da kendisini ateşe atar. Zeliha'nın düştüğü yer de bir göle dönüşür.


ÖZEL HABER

Muhabir: Haber Merkezi