*Dayanamıyorum* başlıklı yazımdan dolayı dostlarımdan epeyi yorumlar aldım.
Olumlu yorumlar için teşekkür ederim.
Menfi yorumların parti yandaşı dostlarımdan gelmesi de beni şaşırtmadı.
Tek bakış açısından baktıkları için normal karşılıyorum.
"Neden" eleştirel yazı yazdığımı soruyorlar.
Ben siyasi kimlikli biri değilim.
Ben çıkar ve akçe pakçe işlere uzak biriyim.
Ben köşemde kişilere yağ kokan yazıları yazan biri, hiç değilim.
Peki..Neden bu yazıları yazdım.
Bu yazıları neden yazdığımı ancak benim kuşağım anlar !
"Haksızlığa karşı susma."
"Doğru bildiğin yoldan şaşma."
"Doğduğun şehir'e borcun var."
"Yaşadığın ülkeyi sev."
"İnsanlar yalnızca konuştukları şeylerden değil,sustukları şeylerden de sorumludurlar."
Gibi öğretilerle büyümüş iseniz beni anlamak kolaydır.
Yaşamım boyunca bu öğretilere sadık kalmaya çalıştım.
Bana bu kültürü MANCE soyadını taşıdığım ailem verdi.
Bana bu kültürü doğduğum şehir verdi.
Bana bu kültürü elleri öpülesi öğretmenlerim verdi.
Ben ve benim kuşağım bu öğretilerle büyüdük.
Bu vesile ile; Ahmet Ural, Ali İpek, Abdullah Haktankaçmaz, Abdullah Balak, Celal Avşar, Mustafa Savaş,Mehmet Akıllı, Sabri Sorguç, Şani Eren, Özturan, Bakay, Mahmutoğlu, Bengusu, Mısırlı ve adını unuttuğum hocalarıma selam olsun.
Bu hocalarımın rahle-i tedrisatından geçtiğim için gururluyum.
Bu hocalarımız sayesinde Ö.S.S.Y sınavında % 84 gibi başarı yakalandı.
Türkiye altıncısı olduk.
Bu hocaların tedrisatından geçen kuşağımız Şivan Perwerin konuşmasını (Terör yanlısı örgüte karşı duruşunu) da bu açıdan da değerlendirebilirsiniz.
Bize öğretilen kültürde biat yoktur.
Aksine özgür irade esas alınmıştır.
Bu kültür ile yoğrulmuş, bu öğretilerle büyümüş, kişiler den sessiz kalmasını bekleyemezsiniz.
Bu duruşum dün de vardı... Bugün de var... Yarın da olacak.
Bu şehrin bir ferdi olarak beni temsil edecek bir merkez adayının olmamasına sessiz kalamam.
Siyasilerimizin şimdiye kadar Urfa'ya faydaları olmamasına sessiz kalamam.
Ülkemiz için verdiğimiz oylardan dolayı şehrimizi kuzu gibi görenlere sessiz kalamam.
Sahipsiz Urfa imajını kırmak için... Doğduğum şehir'e borcum olduğu için...
Demokrasiye inancımdan dolayı... Ülkemi sevdiğim için... Yazmak zorundayım.
Lütfen !
Beni eleştiren dostlarım, yazılarıma birde bu pencereden bakınız.
Benim tek sermayem ise... Yaşam'ın bana verdiği bilgi ve bir kalem.
Bu kalem elimde olduğu müddetçe... Bildiğimi sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
İster bana sitem edin, ister teşekkür edin.
Kendime olan saygımdan dolayı yazmaya devam edeceğim.
Urfa'ya olan sevgimden dolayı yazdıklarım için beni eleştirebilirsiniz.
Ama… Bir şeyleri unutmayınız.
Hz. Ali' nin dediği gibi...
Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz.
Bende diyorum...
Doğru cetvelden de eğri çizgi, çıkmaz.
Sağlıcakla kalınız.
Not: Allah kısmet ederse 21 Mayıs'ta Urfa lisesi bahçesindeki 'Lolaz buluşmalarında' ahiretlik dostlarım ve hocalarımla hasret gidereceğim.
