20 Mayıs 2009 tarihinde yazdığım bir yazıyı satırına dokunmadan tekrar yayınlamaya karar verdim.
Geçen bir yıl içersinde ne değişti?
Adalet kavramının düştüğü haller ortada !
Sizlerin bu konudaki düşüncelerinizle başbaşa bırakarak,yazımı birdaha okumanızı salık veririm.
ÇOK ESKİ YILLARDA KRALLIKLA İDARE EDİLEN BİR ÜLKE VARMIŞ.
AMA; BU ÜLKEDE HUKUK VE HAKİMLER DE VARMIŞ.
TÖRELERE GÖRE, BİR VATANDAŞ ÖLDÜĞÜNDE, ŞEHİR MERKEZİNDEKİ
DEV ÇAN BİR DEFA ÇALINIRMIŞ.
UZUN UZUN DA YANKILANIRMIŞ.
EŞRAFTAN BİRİSİ ÖLÜRSE ÇAN İKİ DEFA , BÜYÜK BİR DEVLET ADAMI ÖLÜRSE ÇAN ÜÇ DEFA ÇALINIRMIŞ.
YA KRAL ?.. O ÖLDÜĞÜNDE ÇAN DÖRT DEFA ÇALINIRMIŞ.
GEL ZAMAN, GİT ZAMAN … ŞEHİRDE BİR OLAY OLUR. İŞ MAHKEMEYE İNTİKAL EDER.
“ DAVANIN SANIĞI OLARAK MAHKEME HUZURUNA ÇIKARILAN KİŞİNİN MASUMİYETİNİ İSE BÜTÜN VATANDAŞLAR BİLMEKTEDİR”
BİR FORMALİTE OLARAK GÖRÜLMESİ VE SANIĞIN BERAATİ BEKLENEN DAVADAN SÜRPRİZ BİR KARAR ÇIKAR.SANIK PARA CEZASINA MAHKUM OLMUŞTUR.
HAKİM SORAR :
BİR DİYECEĞİN VAR MI ?..
SANIĞIN CEVABI :HAYIR !..
MAHKEME BİTER. DİNLEYİCİLER DAĞILIRLAR. KAFALARDA BİR SORU.
KISA BİR SÜRE SONRA DEV ÇANIN SESİ DUYULUR.
ACABA KİM ÖLDÜ ?..
ÇAN BİR DEFA DAHA ÇALAR. EŞRAFTAN BİRİ ÖLDÜ.
ŞEHİR ÇAN SESİ İLE BİR DEFA DAHA İNLER.
HIMMMMM… BÜYÜK BİR DEVLET ADAMI, ACABA KİM ?..
SORUYA CEVAP ALINMADAN ÇAN BİR DEFA DAHA YERİ, GÖĞÜ İNLETİR.
HERKESTE BİR FERYAT : EYVAH !.. KRALIMIZ ÖLDÜ !..
ANCAK ,
TÖREDE GÖRÜLÜP İŞİTİLMEMİŞ BİR ŞEKİLDE ÇAN, BEŞ VE ALTINCI DEFA ÇALINIR. YER GÖK İNLER VE SESLER KESİLİR.
HERKES ÇAN GÖREVLİSİNE KOŞAR, BUNUN NE ANLAMA GELDİĞİNİ ÖĞRENMEK İÇİN. BİR DE BAKARLAR Kİ, ÇANI , HAKSIZ YERE MAHKUM EDİLEN ADAM ÇALMAKTADIR.
SORARLAR : NE DEMEK BEŞ VE ALTI DEFA ÇAN ÇALMAK ?.. KRALDAN DAHA BÜYÜK BİRİSİ Mİ ÖLDÜ ?..
CEVAP ŞAŞIRTICI OLDUĞU KADAR ANLAMLIDIR DA :
EVET … ADALET ÖLDÜ
Adalet, kelime anlamı itibariyle “Hak ve Hukuka Uygunluk,Hakkı gözetme,Doğruluk” gibi tanımlanabilir.Adalet kavramı insan yaşamının her aşamasında önemini korumuş,ancak birlikte yaşamın çeşitlenmesi ile birlikte,toplumsal yaşamın belki de en önemli vazgeçilmezi haline gelmiştir.Her ne kadar adalet denildiğinde konu yargı ilişkilendirilse de özü itibariyle bireyin kendi içinde veya toplum ile olan ilişkilerinde de anlamını muhafaza etmektedir.Sağlıklı ve huzurlu bir toplum olabilmenin öncellikli koşullarından olan adalet dejenere edildiğinde (Az veya çok) o toplumun sağlıklı ve huzurlu yapısından söz edilemez.Duruma göre kişinin çıkarına,ya da bir defadan bir şey olmaz mantalitesi ile bozulmaya başlayan adaletin tekrar onarılması çok zordur.Kuşkusuz adaleti tesis etmek görevi o toplumun en üst yapısı devletin görevidir.Ancak bireylerin de bu konuda önemli görevleri vardır.Bulunduğu toplumsal rolün gerektirdiği sorumlulukları yerine getirirken adalet kavramını göz ardı etmemelidir.Unutulmamalıdır ki adalete bir gün onların da ihtiyacı olacaktır.Hocaların talebelerine,Doktorların hastalarına,Ebeveynlerin evlatlarına,adil olma zorunluluğunun yanında kenti yönetenlerinde,o kentte yaşayanlara adil olmalıdır.Şu an URFA BELEDİYE MECLİSİNDE çıkacak kararları oylarken,kentin çıkarlarımı yoksa kişi çıkarları diye ikileme düşenlerin verecekleri karar ne kadar adaletli olacak kaygısı bütün Urfa toplumunu merak içinde bırakıyor.Adil olmak için vicdan ve akıl sahibi olmak yeterlimidir ? Saygılarımla.
Not:Dostlarımla birlikte 22 Mayıs akşamı,devre arkadaşlarım ve hocalarımla nostalji için Urfa Lisesi mezunları yemeğine katılmak için Urfa’ya geliyoruz.Sevgi ve güzellikleri paylaşmak isteyen liseli dostları bekliyoruz.