Türkiyede CHP iktidarında İsmet İnönü döneminde camilerin satılması ve ezanın Türkçe okunması gibi olayları büyüklerimiz yaşadı ve bu olay nesilden nesile aktarılıyor..Daha sonra ezan yine Arapça okundu ve camiler Diyanet İşleri Başkanlığı ilgilenmeye başladı.
Kıbrıs’ın Lefke kasabasında, Feza Güzeloğlu isimli avukat, hoparlörden okunan sabah ezanının rahatsızlık verdiği gerekçesiyle Güzelyurt Kaza Mahkemesi’ne başvurmuş ve Mahkeme verdiği ara kararla, Lefke’de bulunan Şeyh Nazım Camisi (Orta Cami), Pir Paşa Camisi ve Aşağı Cami’de sabah ezanlarının ve Arapça duaların hoparlörle okunmasını yasaklamıştır. Camilere minare niçin yapılır. Ezanın müezzin veya imam hatiplerce okunması için. Avrupada Amerikada Müslümanların yaşadığı bölgelerde ezan okunurken kimse rahatsız olmuyor saygı duyuyor. Ancak, bizim Müslüman dediğimiz vatandaşımız rahatsız oluyor ve mahkemeye başvuruyor. Bu kasabada binlerce kişi yaşıyor. Bunlarda rahatsız olmuyor. Bir kişi rahatsız oluyor ve mahkemede ezanın hoporlörce okunmasını yaşaklıyor. Bu hakime demeli, fmüzik sesinden araçlardan ve farklı şeylerden insanlar rahatsız olabilir ama İslam dininin gereklerinden biri olan ezandan rahatsız olan bir kişi için rahatsız olmayan binlerce kişiyi hiçe saymak ne demek. Sayın hakim bu verdiği kararı ile tüm Müslümanların nezdinde ne duruma dştüğünü siz düşünün. Şanlıurfada da gazetemiz muhabirleri yaptığı haberlerde vatandaşlarımızın bu olaya karşı öfkeli olduğunu belirtmek isterim.